Kocamın hapse girmesiyle hayatım hiç ummadığım bir hal aldı. Denize düşen yılana sarılır derim hep. Kocamı hapiste rahat ettirsin diye ilkin mecburen altına yattığım gardiyan Samet’tin sayesinde tüm şaşkınlığıma rağmen seks açısından en fantastik ve tatmin dolu günlerimi geçiriyordum. Daha önceleri kocamla birlikte izlediğimiz porno filmlerde gördüğüm birçok şeyi kocamla değil Samet’le yaşamıştım. Tamam kocamı seviyordum ve hapiste oluşuna üzülüyordum, ama Samet ve Sultan’la çılgınca sevişip sikişmelerimizden de tarifi imkansız zevk alıyordum.

Sevişmelerimizin haricinde Sultan evimin ağır temizliklerini ve yemeklerimi yapıyor, gerekirse kızımla ilgileniyor, ben de kendime bolca vakit ayırıp Samet’in yolladığı egzersiz videolarındaki spor hareketlerini yaparak memelerimi, götümü ve tüm vücudumu diri tutuyordum…

Kocam ilk açık görüşünde gayet mutlu, altına yattığımı bilmediği Samet’e dualar ve teşekkürler ediyordu. Tek sorun ekonomik durumdu. Kıyıda köşede acil durumlar için biriktirdiğimiz üç-beş kuruş çoktan bitmiş, ta düğünümüzde takılan altınların sonuncusunu da bozdurmuştum. Görüş gününde kocama, “En iyisi bir iş bulup çalışayım!” dediğimde, kocam aslında çalışmama hep karşı olan birisi olarak mecburen kabul etti.

İş bulmam konusunda da yine sarıldığımız yılan Samet yardımcı oldu. Samet’e iş aradığımı söyledikten hemen bir gün sonra bana uğrayıp, “Sana kuaförde iş buldum. Güzelce giyin, gidelim seni kuaförün sahibi Ayfer’le tanıştırayım!” dedi. İstediği gibi giyindim ve kuaför dükkanına gittik. Kuaför dükkanı diyorum, ama 8-10 tane çalışanın olduğu, ağda odası, lazer odası, çay kahve odası, mutfağı, duşu, bekleme salonu, patron ofisi falan olan, oldukça büyük, sanki güzellik merkezi gibi lüks bir kuafördü. Samet beni Ayfer’le tanıştırdı. Ayfer beni tepeden tırnağa alıcı gözle süzdükten sonra gülümseyerek, “Ofisime geçelim!” dedi.

Ayfer 40 yaşına yaklaşmış bir kadındı, Mafyavari bir duruşu ve konuşma tarzı vardı. Kendine ait iki dükkanı varmış. Birisi bulunduğumuz kuaför dükkanıydı ve buranın başında çoğu zaman kendisi duruyormuş. Öbür dükkanını da spor salonu olarak işletiyormuş, ama oranın başına Murat adında bir sorumlu koymuş. İki dükkan da karşılıklıydı, Ayfer’in ofisten spor salonun ofisi görünüyordu. Spor salonunun sorumlusu Murat esmer, atletik, taş çatlasın 25 yaşında yakışıklı biriydi. Ne itici kas yığını, ne de paspal biriydi, yani mükemmel bir erkekti. Murat’ı görür görmez içimin yağları erimişti.

Ayfer benimle daha önceki iş tecrübelerim hakkında falan bir mülakat yaptıktan sonra patron koltuğunda geriye yaslanıp, “Bak güzelim, iş tecrüben yok, ama durumunu Samet anlattı, sana iş vereceğim. Ama iğrenmek, utanmak, onu yapmam, bunu yapmam filan yok. Ne dersem, nerede dersem yapacaksın. Parayı düşünme, eline geçecek paranın seni fazlasıyla tatmin edeceğinden eminim. Anlaştık mı?” dedi. Ben de, “Anlaştık efendim. Zaten kuaförün belli bir düzeni vardır, çabuk alışırım. Temizlik olsun, çay kahve getir götür olsun, ne isterseniz gocunmadan yaparım!” dedim.

Samet lafa girerek, “Kumsalcığım, yapacağın başka şeyler de olacak, Ayfer onlardan bahsediyor!” dedi. Ben anlamadım tabii. “Ne gibi?” dediğimde, Ayfer gülümseyerek, “Uzun lafın kısası, bana zevk te vereceksin güzelim. Samet’in seni siktiğini biliyorum. Senin Sultan’la sevişme videonu da izledim. Ayrıca benim kocam da cezaevinde kocanın patronu sayılır, kocana çok faydası dokunur!” dedi.

Ne söylüyordu bu kadın? Ayrıca ne videosundan bahsediyordu? Şok olmuştum, bir süre konuşamadım. Samet, “Kumsalcığım, Ayfer Sultan’ı beğenmedi seni istedi. Senden hem iş, hem zevk istiyor, yani senden her türlü faydalanacak. Zaten başka çaren de yok, daha önce hiç çalışmamışsın, iş tecrüben sıfır, Ayfer’den başka kimse seni işe almaz!” dedi. Kafamda soru işaretleri ile suskundum. Aklıma Ayfer’in bahsettiği video takılmıştı, ben Sultan’la sevişirken Samet bizi gizlice çekmiş olmalıydı, bunun başka açıklaması yoktu.

Ayfer patron koltuğuna tekrar yaslanıp, “Şartlarımı kabul ediyor musun güzelim?” dedi. Bakışlarına göre benden olumlu cevap bekliyordu. Biliyordum ki benim gibi genç ve güzel bir kadın iş için nereye baş vursa patron hep aynı şeyleri isteyecekti. En azından burada patronum kadın olacaktı. Ve gerçekten de başka çarem yoktu, elde acuçta hiç para kalmamıştı.

“Evet efendim, kabul ediyorum. Ne zaman başlıyorum işe?” dedim. Ayfer sevinmişti, “Çoktan başladın, karşımda oturmanla bile amım karıncalandı!” dedi. Arkasındaki kasadan bir deste para çıkarıp verdi ve “Bir aylık maaşını peşin veriyorum. Ayrıca performansına göre prim de alacaksın. Performansın güzel olursa primin maaşını bile geçer! Alacağın bahşişleri saymıyorum bile!” dedi. Paraya çok sevinmiştim. Teşekkür edip parayı alıp çantama koyduğumda, “Şu jaluzileri kapatıp yanıma gel de tadına bir bakayım!” dedi.

Ofisin jaluzilerini kapatıp yanına gittim. Ayfer beni dizine oturtup çenemi tutarak yüzümü kendine çevirdi ve dudaklarımı öpmeye başladı. Ben de benden beklenen performansı sunmak için gözlerimi yumdum ve öpmesine karşılık verdim. Ayfer’in dizinde otururken ateşlice öpüşmeye başladık. Öpüşürken de Ayfer’in bir eli gömleğimin üzerinden memelerimi okşayıp yoğuruyordu. O eli sonra aşağıya indi ve bacaklarımı ayırıp mini eteğimin altından külodumun içine daldı…

Ayfer amımı sulandırana kadar kurcaladıktan sonra beni dizinden indirip, Samet’e, “Dediğin kadar varmış, daha fazla sabredemeyeceğim!” deyip eline telefonunu aldı. Karşı dükkandaki spor salonundan Murat’ı arayıp, “Arabayı getir!” deyip kapattı. Afyer, Samet ve ben çıktık kuaförden. Kapıya son model siyah renkte bir Cip geldi. Arabanın camları falan da simsiyahtı. Ben Ayfer’in isteği üzerine Ayfer’le arkaya geçtim. Samet de Murat’ın yanına öne oturdu. Ayfer Murat’a, “Eve sür!” dedi ve araba hareket etti.

Biz arkada Ayfer’le öpüşüp elleşerek giderken sonunda araba lüks bir villanın önünde durdu. Hepimiz arabadan inip villaya girdik, girişteki salona geçtik. Villanın ve eşyaların lükslüğü karşısında ağzım açık kalmıştı. Villa değil, saray yavrusu gibi bir şeydi. Bütün eşyalar çok kaliteli ve çok pahalı görünüyordu. Hele salondaki TV’nin büyüklüğüne çok şaşırdım, hiçbir mağazada o büyüklükte bir TV görmemiştim.

Ben ağzım açık, aval aval salondaki eşyalara bakınırken, Ayfer, “Beyler içecek birşeyler ayarlayıp üst kata gelin, bu fıstık benimle!” deyip götüme tokat atınca kendime geldim. Beni önüne kattı ve götümü avuçlaya avuçlaya üst kata çıkardı.

Yatak odasına girdiğimizde bu sefer odanın büyüklüğü karşısında küçük dilimi yutacaktım. Hele o nasıl bir yataktı öyle, rahat 5-6 kişinin sığacağı büyüklükte ve yuvarlaktı. Yatak odasındaki tüm eşyalar ve duvar kağıtları kırmızı renkteydi. Duvarın biri ve tavan komple ayna idi. O kocaman yatak haricinde sanki oturma odasıymış gibi bir de koltuk takımı vardı.

Ayfer kumandaya basınca sesin nereden geldiğini anlayamadığım iç gıcıklayıcı bir müzik tüm odayı kapladı. Kumandayı bırakıp bana gülümseyerek üzerindeki beyaz gömleğinin düğmelerini çözdü. Eteğinden sonra sutyenle külodunu da çıkardı. Yatağa geçip uzandı ve emreder bir tonda, “Soyun!” dedi. Ben sütyen külotla kalana kadar soyununca, yine emreder gibi, “Onları da çıkar!” dedi.

Çırılçıplak kaldığımda beni yatağa yanına çağırdı. Yanına uzandığımda önce dudaklarımı öpüp memelerimi okşamaya başladı. O sırada Samet’le Murat da ellerinde viskilerle geldiler. Koltuklara oturup viski içerek bizi izliyorlardı. Ayfer memelerini ağzıma dayadı, ben de yalayıp emmeye başladım. Kızıl saçlı, iri dudaklı, slikonlu koca memeleri, libidosu yüksek bir sürtük olan Ayfer’le sevişirken artık düşünmeyi bıraktım. Kendimi zevk vermeye ve zevk almaya odakladım. Ayfer sonra memelerimin üstüne oturup amını ağzıma dayadı.

Ben amını yalarken Samet’le Murat’ı çağırıp ağızlarına birer memesini verip emdirdi. O anda fark ettim, Murat aynı anda Ayfer’in götünü parmaklıyordu. Ayfer’in emriyle Samet’le Murat da soyundular. Ayfer tost olmak isteyince onlar da beni yataktan kaldırıp tekli Berjere doğru ittiler, sanki koskoca yatakta bana yer yokmuş gibi.

Hemen pozisyon aldılar. Samet alta yattı, Ayfer üstüne, Murat da Ayfer’in arkasına geçti. Samet alttan amını sikerken Murat da götüne giriyordu. Ayfer, “Ahhh, ohhh, offf, mmmhhh!” diye inleyip, “Kumsal emirlerimi dinlersen sen de benim gibi böyle zevkten zevke uçarsın!” dedi. Gerçekten de onları izlerken zevkleniyordum, amım yanıyor ama birşey yapamıyordum…

Ayfer sonra Samet’in üstünde ters döndü, şimdi götünü Samet, amını Murat sikiyordu. Murat Ayfer’in silikonlu memelerini okşamayı ihmal etmiyordu. Sikişmeleri yarım saat kadar sürdü. Sonra sırayla boşaldılar. Ayfer’in, “Herkes banyoya!” emriyle hepimiz banyoya girdik. Ben tabii aval aval banyonun büyüklüğüne bakıyordum. Ayrı duş, ayrı jakuzi, ayrı saunası bile vardı. Bunların üçü ayakta hızlı bir duş alıp jakuziye geçtiler. Ben hariç, ben banyoda sadece izleyiciydim.

“Mastürbasyon yap!” diye emreden Ayfer’in sesiyle kendime geldim. Gurur kırıcı bir istekti, ama çok azmış haldeydim zaten. Murat’ın beni siktiğini, Samet’le Ayfer’in izlediğini hayal ederek mastürbasyon yaptım. Orgazm olduğumda, Ayfer, “Sen de duş al!” dedi. Ben de duş aldığımda tekrar yatak odasına döndük.

Ayfer üçümüzle de öpüşerek yatağa geçti. Ben sırayla Murat’la Same’te sakso çekerken onlar Ayfer’in amını yalayıp parmaklayıp memelerini okşuyor, Ayfer’i sikişe hazırlıyordu. Sonra Murat bacak omuuzda girdi Ayfer’in amına. Ayfer, “Ohhh, böyle zevk yok dünyada! Kocam varken yokken, yanında uzakta, hep sik beni Murat!” deyip bizi enselerimizden çekerek beni sol memesine Samet’i sağ memesine bastırdı. Biz de memelerini yalayıp emdik.

Sultan’dan alışık olduğumdan elim hemen klitorisine gitti. Klitorisiyle oynayınca, Ayfer, “Aferin orospu, tam sikişmelik kahpesin!” deyip dudaklarıma yumuldu. Samet’le birlikte Ayfer’in dudaklarını, boynunu, memelerini öpüp yalıyorduk. Memeleri boşta kalınca Murat’ın amına sert vuruşlarıyla ileri geri sallanıyordu…

Sonunda Ayfer inlemeler eşliğinde sarsılarak orgazm oldu ve Murat’ı üstünden attı. Samet sikini sıvazlayarak Ayfer’in amına girecekken onu da durdurup, “Yoruldum orospularım, Kumsal’ı tost yapın!” diye emir verdi.

Samet sırt üstü yattı, ben de üstüne çıkıp sikini amıma aldım ve oturdum. Murat da beni Samet’e doğru yapıştırıp götüme girdi. Hiç yalanmadığım için çok acıdı ve çığlık attım. Ama çığlık atmam Ayfer’i keyiflendirdi ve “Uçurun orospuyu!” diye emir verdi. Amıma götüme git gellerle zevkim arttı ve inlemelerim başladı…

Murat’ın boşalacağını anladım ve hemen yer değişmelerini istedim, Murat’ın sikini amımda hissetmek istiyordum. Yer değiştirdiler. İkisi arasında tost olmuş zevkten uçarken Ayfer memelerimi avuçladı ve “Sağlam orospusun Kumsal!” deyip dudaklarıma yumuldu. Bu kadar uyarılmaya dayanamayıp orgazm oldum. Benle beraber Murat ta amcığımı doldurdu. Ayfer, “Herkes olduğu yerde kalsın. Sik gardiyanım, sik Kumsal’ın taş gibi götünü!” dedi. Birkaç dakika sonra Samet te böğürmelerle götümün içine boşaldı…

Böylelikle patronum Ayfer sayesinde hayatımda ilk kez tost da olmuştum ve sekste tabu zincirlerim teker teker kırılıyordu 🙂