Selamlar, ismim Sude, 25 yaşındayım, 1.64 boyunda ve 57 kiloyum. Hafta sonları düzenli spor yaparım ve fiziğim spordan dolayı oldukça çekici, dönüp herkesin popoma uzun uzun baktığı bir kadınım. Üniversite yıllarından itibaren birçok cinsel ilişkim oldu. Peşimden çok koşan oluyor, ama tabularım gereği kendimi de aşırı kullandırtan kaşar bir kız olmak istemiyordum. Seks yapacağım erkek konusunda seçici davranıp, ağırdan alıyordum. Buna rağmen teşhirciliği de bir o kadar seviyordum. Genelde olabildiğince sexy ve dekolteli giyinip erkeklerin ilgisini çekiyorum.

Şu anda özel bir şirkette çalışıyorum. İyi bir maaş ve yüksek standartlarda bir hayatım var, ama bazı alışkanlıklarımı bırakamıyorum. Bunlardan biri de evime yakın olan bir esnaf lokantasının ev yemeği tadındaki lezzetini bırakamayışım. İş çıkışı sürekli gittiğim ve müdavimi olduğum bir esnaf lokantası. Bazen de arayıp evime paket istiyordum. Gide gele garsonun biriyle aramda samimiyet oluşmuştu, cana yakın biriydi. İsmi Durmuş, 36 yaşında, evli, hafif çelimsiz, kısa boylu, biraz da saf bir abiydi.

Lokantaya her gittiğimde, “Hoşgeldiniz Sude hanım, buyrun!” diyerek beni aile salonunda bir yere oturtuyor ve jest olarak ikramları bol bol getiriyordu. Bazen de boş zamanı oldukça yanıma gelip hal hatır soruyordu. Lokantaya her girdiğimde tabii bütün gözler üzerime dikiliyordu. Giriş kat genelde esnaf amcaların oturduğu kat olduğu için, ben üst kata çıkana kadar esnaf erkekler beni gözleriyle sikiyorlardı adeta, ama giyimim yüzünden haklılardı da açıkcası.

Bazen göğüs dekolteli veya etekli geldiğimde, Durmuş abi bile her ne kadar bakmamaya çalışsa da kaçamak bakışlarla beni süzüyordu. Zamanla ben de ona karşı cilveli davranmaya başlamıştım. Onu hafiften azdırmak nedense hoşuma gidiyordu. Başka erkek olsa bana hemen yürürdü, ama Durmuş abi biraz garipti, gerçekten çok saygılı bir insandı ve mesafeyi koruyordu. Bana da hep ‘Sude hanım’ diye hitap ediyordu. İçimden, bana azıp azıp eve gidip karısını sikiyordur kesin diyordum. Eve paket söylediğimde de ev yakın diye genelde Durmuş abi kendi getiriyordu. Ben de kapıyı olabildiğince sexy açıyordum. Bana bakmamaya çalışması ve mahcubiyeti komik bir hal alıyordu ve kendimce eğleniyordum…

Bir gün fazla mesai yaptığımdan dolayı akşam vakti işten eve geç dönmüştüm. Hemen Durmuş abiyi aradım ve yemek sipariş verdim. “Dükkan kapanmaya yakın olduğu için bir 10 dakika geç getireceğim, kusura bakma…” deyince, “Tamam, sorun yok!” deyip kapattım. Üzerimde her zamanki gibi evde giyindiğim rahat şeyler vardı, kısa bir ev şortu ve askılı tişört vardı. Yaklaşık bir 20 dakika sonra Durmuş abi kapıyı çaldı ve hemen açtım. “Kusura bakma geç kaldım…” deyip siparişimi verdi. Elinde ikinci bir poşeti görünce, “Burdan başka bir siparişe mi gideceksin?” diye sordum. “Yok Sude hanım, bu da benim payım…” dedi. Ben de, “Gel madem birlikte yiyelim!” dedim. “Rahatsızlık vermeyeyim Sude hanım, teşekkürler…” dese de ben ısrar ettim.

Açıkcası uzun süredir yalnızdım ve sohbet ederiz diye düşünmüştüm. Israrlarıma dayanamadı ve kabul edip içeri geldi. Önünde kıvırtarak mutfağa doğru yöneldim. Eminim ki sallanan götümü süzüp iç geçiriyordu. Masayı hazırlayıp oturduk ve yemek yerken de sohbet etmeye başladık. Ben biraz onun aile hayatını merak ettiğimden o konulara yöneldim. “Hiç çocuk düşünmüyor musun abi?” dedim. Bir an yüzü düşünce herhalde yanlış bir soru sordum sandım. O ise, “Valla hiç sorma Sude hanım, biraz özel ama nasıl desem bilmiyorum…” dedi. Ben de, “Anlat, bir şey olmaz!” deyince dökülmeye başladı. “Karım olacak kadınla zorla evlendirildik… Sadece gerdekte bir kere cinsel ilişkiye girdik… Bana düşman gibi davranıyor, zaten 10 senedir ayrı yatırıyoruz, böyle olunca da zorla yapamıyorsun maalesef!” dedi.

Bunları anlatınca çok üzüldüm. Onu şu ana kadar hep bilerek azdırıyordum ve onun da gidip tatmin olacağı bir karısının olmaması kötü bir şeydi. Nedense ona karşı borçlu hissettim kendimi. “Zor olmuyor mu peki Durmuş abi? Eminim başka kadınlarla gideriyorsundur cinsel ihtiyaçlarını?” dedim. “Yok tövbe, öyle şeylerde ayağım yok! Ama tabii ki zor oluyor, yapacak bir şey yok…” dedi. Bu sırada benim bol dekolteli tişörtümden kısmen görünen göğüslerime ciğere bakan kedi gibi bakması içten içe beni üzmüştü ve onu tatmin etmek istedim. Zaten uzun süredir kimseyle birlikteliğim yoktu ve Durmuş abi güvenilir gelmişti.

Ona, “İstersen sana yardımcı olabilirim?” deyip azgın bir bakış attım. Şaşırdı, “Nasıl yani?” dedi. “Nasıl olabilir sence?” deyip sandalyemi yanına yaklaştırıp elimi baldırına koydum. Bir anda nefes alış verişi hızlandı. “Sude hanım yanlış anladın beni…” demeye kalkınca, “Uzun zamandır bana bakıp bakıp azıyorsun, farkındayım!” deyip elimi sikine attım. Siki pantolonun içinde çoktan şahlanmıştı. Pantolonun üzerinden sikini biraz avuçladıktan sonra kalktım, Durmuş abiyi de ayağa kaldırdım. Onun kemerini çözüp pantolonuyla birlikte boxerini de dizlerine indirince bir anlık şok yaşadım. Böylesine uzun ve kalın bir şey beklemiyordum açıkçası, pørnølarda gördüklerim gibi bir siki vardı. Elimle kavrayınca elim bile ufacık kalmıştı…

Durmuş abi ne kadar normal hayatta yüzüne bakmayacağım bir erkek olsa ve yaşı benden 10 yaş falan büyük olsa da, siki gerçekten beni etkilemişti ve amım sulanmaya başlamıştı. “Karının böyle bir şeyi kaçırdığına inanamıyorum!” dedim. Ben sikini sıvazlarken Durmuş abi heyecanlı şekilde tepki vermeden hızlı hızlı nefes alıp veriyordu. Önüne çömelip sikini ağzıma almamla, “Ohhh, Sude hanım!” deyip saçımı okşamaya ve müthiş bir zevkle inlemeye başlamıştı. Adeta kendinden geçmişti, tabii bunca senenin azgınlığı vardı, normaldi…

Sikini ağzıma zor alıyordum. Tüm ağzımı doldurması müthiş bir zevk veriyordu ve iştahlı bir şekilde yalıyordum. Gittikçe hızlandım ve alabildiğim kadar gırtlağıma kadar alıyordum. Durmuş abi kasılmaya başlamıştı ve sanki 10 km koşmuş gibi hızlı hızlı nefes alıyordu. Boşalacağını anlayınca özellikle ağzımdan çıkarmadım ve kasıla kasıla ağzıma boşaldı. Boşalması nerdeyse bitmek bilmedi. Tabii tüm döllerini yuttum. Sonunda kalktım ve sandalyeye oturup peçeteyle ağzımı sildim.

Kendini sandalyeye atan Durmuş abide bir mahçupluk vardı. Bense halen doymamıştım tabii ki. Sessizliği bozup, “Nasıldı?” dedim. Durmuş abi, “Süperdin Sude hanım! Sana ne kadar teşekkür etsem az!” dedi. Ben de, “Ee bu kadarla yetinecek değiliz herhalde!” dedim ve kalkıp soyunmaya başladım. Şortumu ve askılı tişörtümü çıkardım, karşısında tangam ve sütyenimle duruyordum. “Daha fazlasını istiyorum ben!” deyip gel işareti yaptım. Durmuş abi, “Sude hanım emin misin, benim gibi biriyle?” deyince sinirlerim tepeme çıktı ve “Yeter be, sikeceksen sik hadi, bak bir daha bulamazsın bu fırsatı!” diye sesimi yükselttim.

Bu tepkimle Durmuş abi de o saflığını bir kenara bırakıp, “Aylardır beni azdırıyorsun orospu!” diyerek sandalyeden fırladı ve üzerime atıldı. Sütyenimi yırtarcasına çıkarıp memelerimi emmeye başladı. Ben de alttan sikini elleyip yeniden kaldırmıştım ve siki amıma dayanmıştı. “Gel odama gidelim!” diyerek yatak odama götürdüm. Odama girer girmez beni yatağa sırtüstü itip tangamı da parçalarcasına çıkardı. “Off şu amcığa bak, aylardır bunun hayaliyle yaşıyorum!” deyip kendisi de tamamen soyunup üzerime atladı.

Hafif kilolu olduğu için altında biraz nefesim kesilmişti. Misyoner pozisyonundaydık, zaten ıslanmış amıma çok beklemeden sikini dayayıp birden sokunca delicesine çığlık attım. Siki gerçekten çok büyüktü, içimdeki tüm boşluklar dolmuş gibi hissettim. Yavaş tempoda başlar diye düşünmüştüm, ama girer girmez sert sert sikmeye başlamıştı. Uzun zamandır kimseyle sikişmediğim için müthiş zevk alıyor ve orgazm üstüne orgazm oluyordum…

Bir süre sonra, “Dur bir saniye!” deyip altından çıktım ve önüne dört ayak domaldım. Domalır domalmaz, “Offf, şu göte bak be!” deyip götümün yanağına güzel bir tokat atıp hiç beklemeden tekrar amıma yerleştirdi o koca yarağını. İki eliyle belimi kavrayıp sert sert sikiyordu amımı. Dört ayak pozisyonunda belim ağrımaya başlamıştı ki, artık dayanamayıp yatağa yüzüstü uzandım. Göbeğime bir yastık koyup popomu yükselttim. Bir süre de bu pozisyonda sikti…

Güzel sikiyordu, ama kontrolü ben ele almak istedim. “Dur bir saniye!” deyip altından çıktım ve onu yatağa sırtüstü yatırdım. Sikini tutup kucağına oturdum ve amıma yerleştirdim. Önce yavaş, sonra sert tempoda kucağında sikinin üzerinde zıplıyordum. Orgazm olmaktan amımdan sular sikine akıyordu. Durmuş abi de artık kasılmaya başlamıştı, geleceğini anlayınca üzerinden kalktım ve sikini tutup göbeğime doğru üzerime boşalttım…

İkimiz de yatağa yığıldık kaldık. Yaşananları bir an garipsemiştim. Dönüp baktığımda yanımda bakımsız, benden çokca yaşlı ve normalde vermeyeceğim bir erkek yatıyordu, ama aldığım zevk inanılmazdı. Biraz soluklandıktan sonra Durmuş abi birden kalkıp, “Ben gideyim artık!” diyerek toparlandı ve gitti. Ben de bir duş aldıktan sonra bir güzel uyudum…

Ertesi gün bu ilişkiyi sürdürme konusunda kararsızdım, ama aldığım müthiş zevki bırakmak da istemiyordum. Akşam olunca yine mesai bitimine doğru arayıp eve sipariş verdim. Durmuş abi siparişle gelince içeri daldı birden. Ağzımı bile açamamıştım ki, beni parçalarcasına soymaya başladı. Bir gören olsa kurye bana tecavüz ediyor sanardı. Durmuş abinin azgınlığına anlam verememiştim, ama tepki de vermiyordum. En son üzerimde kalan tangamı da dizlerime indirip beni kapının hemen dibinde ayakta domaltıp arkamdan sikini amıma birden geçirdi. Kudurmuş gibi hızlı hızlı ve sertçe sikiyordu beni. Çok uzun sürmedi bu sikiş, sikini amımdan çıkarıp döllerini sırtıma fışkırttı…

Nefes alış verişim yavaşlayıca, “Hayvan herif, biraz yavaş ol, yangından mal mı kaçırıyorsun?” deyip güldüm. “Kusura bakma Sude hanım, dünden beri hep seni düşünüyorum, azgınlıktan delirdim!” dedi. Ben de, “Şu ‘Sude hanım’ lafını bir kenara bırakalım artık!” dedim ve mutfağa geçtik. Yemeğimizi yedik. Ben deminki hızlı ve kısa sikişten pek bir şey anlamamıştım. Ona, “Durmuş abi sen salona geç, ben duş alıp geliyorum!” dedim. Duşumu aldım, jartiyerimi giydim, saçımı düzeltip hafif te makyaj yapıp salona girdim.

Beni bu halde görünce adeta ağzının suyu aktı. Elinden tutup kaldırdım ve yatak odama götürdüm. Önüne çömelip sikini ağzıma aldım, bir güzel yalayıp kaldırdım ve “Sıra sende!” dedim. Ayakta her yerimi öpüp yalamaya başladı, memelerimi ısırıyor beni azdırıyordu. Yatağa yatırdı ve amımı yalamaya başladı. Hiç beklemezdim, ama sanki şeftali yiyor gibi sömürüyordu, ben de kasılıyor, elimle kafasını amıma bastırıyordum. Çok geçmeden titreyerek orgazm oldum.

Hemen beni kaldırıp önünde domalttı. “Off, orospum benim, ölüyorum sana!” deyip sikini birden amıma soktu. Dünün ardından sikine biraz alışmıştım, ama halen zorlanıyordum. Sert sert siktikçe memelerim ve götüm adeta deniz gibi dalgalanıyordu. Bir süre siktikten sonra amımdan çıkıp birkaç saniye dinlendi. Ben tam dönüp sırtüstü uzanmıştım ki, “Doyamıyorum sana orospu!” deyip beni kucakladığı gibi ayağa kalktı. Sikini amıma geçirip sırtımı duvara yasladı ve sikmeye devam etti. Ben de ellerimi boynuna, bacaklarımı beline dolamıştım. Adeta bir orospu gibi sikiliyordum…

Daha fazla beni böyle tutamayıp yatağa götürdü ve misyoner pozisyonuna geçtik. Sertçe sikmeye devam etti. Siki o kadar uzundu ki, gerilip gerilip adeta bir ok gibi amımın derinlerine dalıyordu. Her daldığında nefesim kesiliyordu. Yatak gıcırtısı artık had safhaya çıkmıştı. Baldırlarım ve jartiyerim amımın sularından sırılsıklam olmuş, hızlı hızlı sikerken artık ‘Şap, şap, şap!’ sesleri geliyordu…

Boşalacağını anlayınca bacaklarımı beline dolayıp kendime doğru bastırdım ve “Kornuyorum!” dedim. Son kez amımın derinliklerine sikini bastırıp inleyerek boşaldı. Boşalması bitince yanıma yığılıp, “Off, hiçbir kadının amına boşalmamıştım!” dedi. Biraz uzanıp sessizce dinlendik. Saat geç olmuştu, apar topar kalktı, giyinip hemen çıktı gitti. Bense pestilim çıkmış bir şekilde duş alıp uyudum…

İlerleyen haftalarda ara ara sikişmelerimiz devam etti. Bazen öğlen arasında eve uğruyordum, Durmuş abi de siparişe gelir gibi gelip ayak üstü sikip geri garsonluğa dönüyordu. Hafta sonu spordan geldiğim bir akşam yemeği eve söylemek yerine lokantaya gittim. Hafta sonu olduğu için erken kapatıyorlardı. Lokantada sadece Durmuş abi, bir de lokantanın sahibi vardı. Selam verdim ve üzülerek, “Kapatıyorsunuz galiba, ya ben de spordan gelmiştim, yemek kaldı mı hiç?” dedim. Durmuş hemen atılıp, “Bir şeyler kaldı, istersen iki dakikaya hazırlayayım?” deyince, patronu biraz mahçup olarak, “Kapatacaktık, ama Durmuş hazırlasın, sen yabancı değilsin kızım!” dedi.

Lokantanın sahibi 60 yaşlarında, sevimli ve iyi niyetli bir amca aslında, ismi Kemal. Kemal amca, “Durmuş oğlum, ben çıkıyorum o halde, sen de sonra dükkanı kapatırsın!” diyerek çıktı. Lokantada Durmuş abiyle yalnız kalmıştım. Durmuş abi yemeği hazırlayıp getirdi ve yemeye başladım. Bir yandan da şımarıyor, masanın altından ayağımla Durmuş abinin sikini okşuyordum. “Yapma Sude, azdırma beni şimdi burda!” dedi. Ama ben durmadım ve devam ettim. Durmuş abi, “Benden günah gitti!” deyip kalktı, lokantanın kapısını kilitleyip ışıkları söndürdü.

Ben gülerek, “Ne yapıyorsun?” dedim. Ama o cevap vermeden kolumdan tutup mutfağın arkasındaki kilere götürdü beni. Kilerin ışığını açtı. Kiler biraz dağınık, boş sebze kasalarının ve kullanılmayan eski masa sandalye gibi eşyaların konulduğu rutubet kokan bir yerdi. “Bu taytınla beni deli gibi azdırıyorsun orospu!” deyip götümü avuçladı. Hemen önüne çömeldim ve sikini çıkarıp ağzıma aldım. Biraz yaladıktan sonra beni ayağa kaldırdı, taytımı dizlerime indirip, beni kırık dökük bir masaya domalttı. Tangamı çıkarmadan kenara çekti ve sikini amıma geçirdiği gibi sikmeye başladı. Kimse duyamaz diyerek rahatça inliyordum…

Bir anda, “Ne yapıyorsun kıza namussuz herif!” kelimelerini duymamla şok geçirdim. Bu Kemal amcaydı, başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Tabii ikimiz de hemen toparlandık. Kemal amca direkt Durmuş abiyi azarlamaya başladı. “Benim ekmek teknemde bir müşteriye bunu nasıl yaparsın şerefsiz, haysiyetsiz!” diye bağırıyordu. Tabii Durmuş abi de benim gibi gıkını çıkaramıyordu. Kemal amca, “Siktir git, bir daha buraya adımını atma, kovuldun!” deyince ikinci kez şok geçirdim. Durmuş abinin tek geliri garsonluktan idi ve benim yüzümden işini kaybetmesini asla istemezdim. Hemen aralarına girip, “Kemal amca, olay göründüğü gibi değil, Durmuş abinin bir suçu yok, onu ben ayarttım!” dedim.

Kemal amca şaşırmıştı, “Öyle mi? Biz de seni hanım hanımcık bir kız bilirdik!” deyip beni tepeden tırnağa süzmeye başladı. Ama bakışları sanki sus payı ister gibiydi. O anda aklıma farklı bir şey gelmedi ve kadınlığımdan başka kullanacak bir şeyim yoktu. Elimi Kemal amcanın önüne atıp pantolonunun üstünden sikini avuçladım ve okşamaya başladım. Kemal amca, “Bak sen şu orospuya!” deyip güldü. Orospu demesi ve gülmesi biraz sinirimi bozsa da durumu kurtaracak tek kişi bendim. Kemal amcanın siki avcumda sertleşmişti. Pantolonunu indirip önüne çömeldim ve sikini ağzıma alıp yalamaya başladım. Ben Kemal amcayı ağzımla boşaltmayı düşünüyordum ki, sikini ağzımdan çekip, “Bu kadarla yetineceğimi sanmıyorsun değil mi?” dedi.

O sevimli Kemal amcanın içinden azgın bir herif çıkmıştı. Kızı yaşındaydım, bir saksoyla kurtulurum sanmıştım, ama beni sikmeden bırakmayacağı kesindi. Artık ne olacaksa olsun diye düşünüp kendimi olayın akışına bıraktım.

Kemal amca köşede istifli duran eski sandalye minderlerini Durmuş abiye yere yatak gibi serdirtip beni minderlerin üzerine yatırdı ve taytımla birlikte tangamı çıkarttı. “Orospu seni, aylardır gide gele hepimizi erittin!” diyerek pantolonunu tamamen çıkarıp üzerime geldi. Kemal amcanın göğsündeki kıllar beyazlamış olsa da bu fırsatı hiçbir erkek kaçırmazdı. Üzerime gelir gelmez sikini amıma geçirdi. Beni sikerken bir yandan da boynumu öpüp yalıyordu. Bu yaşlı adamın altında istemeye istemeye sikilsem de, orgazm olup zevkten kıvranıyordum. Yaşlı başlı olmasına rağmen cinsel performansı gayet yerindeydi…

Yaklaşık 15 dakika siktikten sonra sikini amımdan çıkarıp göbeğime doğru boşalıp kalktı. “Şimdi ikiniz de defolun burdan! Durmuş, sen de yarın işinin başına dönüyorsun!” deyince içim ferahladı. Ben hemen toparlanıp çıktım, koşar adımlarla evime gittim. Olayın şokunu daha yeni atlatabilmiştim ve benim açımdan çok utanç verici bir durumdu. Ama yapabileceğim bir şey yoktu, her şey kendi isteğimle olmuştu…

Sonraki birkaç gün ne lokantaya gittim, ne de yemek siparişi verdim. Aradan bir hafta geçmişti ki, Durmuş abiyi özledim ve yemek siparişi verdim. Hem onunla konuşmak, hem de güzelce sikişmek istiyordum. Kapı zili çaldı. Koşarak gittim kapıyı açtım, ama karşımda Kemal amcayı buldum. Ben daha ne oluyor diyemeden, “Bu gün benim getirdiğim yemekleri yiyeceksin orospu!” deyip elinde paketlerle içeri daldı.

Kimse görmesin diye hemen kapıyı kapattım ve “Ne oluyor, evime öyle istediğin gibi girebileceğini mi sandın?” diyerek kızdım. Kemal amca ise gülerek, “Geç bu ayakları orospu, ne çabuk unuttun, geçen hafta altımda inliyordun! Unuttuysan gel lokantaya, kilerdeki güvenlik kamerasının kayıtlarını izleteyim!” deyince bir şey diyemedim. Kemal amcayla sikişmekten başka çarem yoktu. Kemal amca getirdiği yemek paketlerini mutfağa bırakıp, “Gel bakayım şöyle!” deyip beni ellemeye başlamıştı. Götümü avuçluyor, memelerimi avuçluyor, adeta kalite kontrolü yapıyordu. “Müthiş bir şeysin, senin gibisini kaçıramam!” deyip bonumu boğazımı yalamaya başlamıştı. Yaşlı başlı adamdı, ilk başlarda biraz tiksinsem de, hormonlarım devreye girince ne yalan söyleyeyim ben de azmıştım…

Onu yatak odama götürürken, Kemal amca, “Aylardır gelip gidiyorsun, senin bu götünü gördükçe fena azıyorum!” deyip götümü avuçluyordu. Yatak odasına girince beni tamamen soydu. Boynumu, boğazımı, göğüslerimi, esmer pürüzsüz bedenimi aç köpek gibi yalıyordu. Kendi de soyunduktan sonra misyoner pozisyonunda amıma girdi. Yavaş tempoda sikiyordu, sikerken de acayip zevk aldığı belliydi, köpek gibi hırlıyordu üzerimde…

Bir süre o pozisyonda siktikten sonra beni domalttı ve götümün yanaklarını hamur gibi yoğurmaya başladı. “Asıl merak ettiğim bu, bunun tadına bakmak istiyorum!” deyip göt deliğime bir parmak sokunca irkildim ve önünden çekildim. “Gel buraya!” deyip götümün yanağına bir tokat attı. Anal hiç denememiştim ve yapmayı da istemiyordum. Ben kaçmaya çalışsam da, “Bunun tadına bakmadan bırakmam, aylardır hayalimi süslüyor senin bu götün!” deyip göt deliğimi yalamaya başlamıştı…

Epey bir yaladıktan sonra sikini göt deliğime dayayınca, artık götten sikilişimin kaçınılmaz olduğunu anlayıp kendimi serbest bıraktım. Neyse ki siki çok büyük değildi. Yavaş yavaş yükleniyordu, fakat götüm çok dardı ve adeta götüm yırtılıyor sandım. Nerdeyse tamamını sokunca yavaşça git gel yaparak hızlanmaya başladı. Bu sırada gözümden yaş geliyordu. Götümün darlığına ve güzelliğine iltifatlar ederek gittikçe hızlandı, ben ise acıdan çarşafı parçalıyordum…

Bana 10 saat sürdü gibi gelen 10 dakika siktikten sonra iyice bastırıp götümün içine boşaldı. Yatağa yüzüstü yığılmıştım. Ben nefeslenirken Kemal amca kalkıp mutfağa yöneldi. Biraz kendime gelince ben de kalktım ve banyoya gidip temizlendim. Banyodan çıktığımda beni mutfağa çağırdı, getirdiği yemekleri tabaklara servis yapmıştı. Çok acıkmıştım. Birlikte yemekleri yerken, Kemal amca, “Senin gibi okumuş, meslek sahibi, genç ve güzel orospu zor bulunur, bana dünyada cenneti yaşattın kızım!” diyerek iltifat ediyordu…

Yemeğimizi yeyip salona geçerken kapının zili çaldı. Kimseyi beklemiyordum, ama Kemal amca, “Durmuş gelmiştir!” deyince kapıyı açmaya gittim. Ben banyodayken Durmuş abiyi çağırmış meğerse. Kapıyı açtım ve Durmuş abiyi içeri aldım. Üzerimde sadece bornozum vardı. Beni o halde görünce Durmuş abi hafiften sırıttı ve içeri geçtik.

Kemal amca, “Durmuş oğlum, bak ne yaptım ben!” deyip bornozumu çıkardı, beni çevirip iki eliyle götümün yanaklarını ayırdı ve göt deliğimi gösterdi. Götümün yanaklarını ayırır ayırmaz, her ne kadar banyoda temizlemiş olsam da, içerde kalan döllerden birkaç damla süzülmüştü. Durmuş abi çok şaşırmıştı, “Hadi canım, götünü mü siktin?” dedi. Kemal amca ise, “Hee, siktim, ama bu azgın orospuya ben tek başıma yetemem, o yüzden seni çağırdım, siz içeri geçin hadi, ben de geliyorum!” deyip banyoya gitti.

Durmuş abi beni kucakladığı gibi yatak odasına götürdü. Götümün sikildiğini öğrenince siki çoktan kalkmıştı bile. “Demek götünü verdin ha?” deyip beni yatağa domalttığı gibi sikinin başını götüme dayadı. Kemal amcanın sikiyle karşılaştırınca Durmuş abinin siki odun gibiydi, “Dur, bekle bir saniye!” dedim. Uzanıp çekmeceden aldığım bebe yağından önce götümün deliğine bolca sürdüm, sonra da sikine. Beni tekrar domaltıp yeniden dayadı sikini. Bebe yağı işe yaramış ve sikinin başı girmişti. O sırada Kemal amca geldi ve “Ohhh, sik orospuyu!” deyip yatağa oturdu.

Durmuş abi zorlaya zorlaya iyice götümün derinlerine inmiş, taşakları amıma değmişti. Ben tabii acıdan kıvranıyordum. Git gel yapa yapa biraz alıştı götüm. Kemal amca da boş durmayıp önüme geçti ve sikini ağzıma verdi. O anda seksteki tabularım gözümün önünden geçti. Yolda dönüp bakmayacağım iki insana götümü vermekle de kalmayıp bir de üçlü seks yapıyordum…

Kemal amcanın da siki ağzımda kıvama gelince, “Durmuş oğlum, gel şu orospuyu bir tost yapalım!” deyip altıma geçti. Ben artık tepki veremez hale gelmiştim, sadece söyleneni yapıyordum. Altıma yatan Kemal amca sikini amıma yerleştirmişti. Durmuş abi götümdeydi halen. İkisi birden pomplamaya başladı. Ben artık acıdan bayılacak gibiydim, ki bayılmışım da…

Kaç dakika siktiler bilmiyorum. Durmuş abinin döllerinin götümün içine fışkırmasını hissetmemle ayılıp kendime geldim. Götümün içine boşalıp üstümden kalkmıştı. Kemal amca da bir an önce boşalsın diye kucağında zıplamaya başladım. Kemal amca, “Ohh, azgın orospu seni, şuna bak!” deyip bazen memelerimi koparırcasına sıkıyor, bazen de iki eliyle belimi kavrayıp üstünde hoplatıyordu. Bir süre sonra Kemal amca, “Boşalacağım!” deyince üzerinden kalkmadım, zaten korunuyordum. Kasıla kasıla amımın içine boşaldıktan sonra, “Sen neymişsin be orospu! Oğlum Durmuş ben öldüm mü, yoksa hayal mi bunlar?” deyip beni üzerinden inidirip kalktı. Ben tabii perişan halde uzandım yatağa…

O akşam birer posta daha sikip gittiler. Sonraki haftalar da sikişmelerimiz böyle sürdü. Ara ara gelip beni sikiyorlardı. Bazen fantazi dolu bir sikiş oluyordu, bazen de ayaküstü aceleyle sikip gidiyorlardı…

Bir süre sonra bu durum beni rahatsız etmeye başladı. Bana olan saygıları iyice azalmış, ucuz bir kenar mahalle orospusuymuşum gibi davranıyorlardı bana. Artık canıma tak etmişti bu durum. Zaten eski zevkimi de alamıyordum, adeta beni seks kölesi yapmışlardı. Bir gün Durmuş abiyle baş başa konuşurken, konu tesadüfen açılıp ta Durmuş abi kilerde güvenlik kamerası olmadığını söyleyince sinirlerim tepeme çıktı. O konuşmadan bir hafta sonra onlara haber vermeden başka bir semte taşındım ve telefon numaramı da değiştirip onlarla iletişimi komple kestim.

Bazen yaşadıklarımı hatırlayınca, nasıl böyle şeyler yapmışım dediğim oluyor. Ama pişman değilim. Şimdi yine sekste tabularımla yaşadığım bir hayatım var!