Merhaba, adım Özcan. 20 yaşındayım, Almanya’da yaşıyorum. Vücudum çok güzel; memelerimin uçları koyu kahve, sarışınım, sapsarı uzun saçlarım, masmavi gözlerim ve kıpkırmızı dudaklarım var. Dilimi çıkarıp yalama işareti yaptığımda erkekleri çıldırtsam da, pantolonlarında kabarıklık yaratsam da, seks denen şeyden korkardım. Başka birine oramı buramı göstermek beni kasardı. Merak ediyordum tabii, ama bu merakımı dizginlemeyi başarıyordum. Evde yalnızken amıma –etli ve sulu– çeşitli şeyler sokar, bazen çikolata sosu döküp köpeğime yalatırdım.

Sevgilim vardı, hep onun hayalini kurardım, ama gerçeğini değil. Onunla buluştuğumuzda seksi kıyafetler giyerdim, ama o bana hiç terbiyesizlik yapmadı. Bir gün ailem İzmir’e gidecekti. Bana akşam ne yapacağımı sordular. “Parti düzenleyeceğim, erkek arkadaşım ve birkaç yakın arkadaşım olacak. Sonra erkekleri yollayıp kızlarla pijama partisi yapacağız, yalnız kalmayacağım, korkmayın,” dedim. İkna oldular ve gittiler. Tabii bu yalandı. Sadece sevgilimi çağıracaktım. Seks düşünmesem de, o gün onu azdırmaya kararlıydım.

Hazırlıklara başladım. Amımı traş ettim, banyo yaptım. Sütyen takmadan –meme uçlarımı iyice belli eden– kırmızı, askısız bir büstiyer giydim. Altına kilot giymeden, sadece amımı kapatan, etek bile denemeyecek bir kumaş parçası geçirdim. Saçlarımı saldım, siyaha boyadım, dudaklarıma kırmızı ruj sürdüm. Aynaya baktım; vahşi, bir erkeğin dönüp bakınca hemen saldıracağı bir orospuya dönmüştüm. Eğildiğimde memelerim ve göt deliğim görünüyordu. Belli olan meme uçlarım ve eteğimdeki kabarıklık beni bile çıldırttı. Erkek ya da lezbiyenseniz, belki siz de azmışsınızdır, hatta beni düşünüp 31 çekiyorsunuzdur. Sevgilimin ne kadar şanslı olduğunu düşünüyorsunuzdur herhalde. Azmadıysanız, gör ve konuş derim.

Kapı çaldı, açtım. Sevgilim tüm yakışıklılığıyla karşımda duruyordu. Ama beni görünce elindeki çiçeği düşürdü. Çiçeği alıp doğruldu, “Selam aşkım,” dedi. O an içimden, “Keşke bunu yapmasaydım,” dedim, çünkü romantiklik ağır basmıştı. Ama sarıldığımda önündeki kabarıklığı hissedince, “Doğru yoldasın,” dedim kendime. Onu içeri aldım. Beni kanepeye attı, dilimi diliyle kenetledi. Her tarafım ateş gibi yanıyordu. Yavaş yavaş aşağı inip amımı buldu. Etli dudaklarını ayırıp en hassas yerini yalamaya başladı. Diline patladım, o tatlı sıvıyı yalıyordu. İnlemeye başladım. Şimdilerde o anı hatırladıkça klavyeyle tatmin ediyorum kendimi.

Hemen pantolonunun düğmesini açıp üstüme abandı. Amımdan kan ve meni karışık geliyordu. “İntikamımı alacağım senden,” dedim, güldü. “Şimdi gösteririm sana gülmeyi,” deyip sikini ağzıma aldım. Dondurma gibi yalıyordum, o da inlemeye başladı. O gün süperdi. Bunların hepsi üç yıl önceydi. Şimdi evliyiz, 1,5 yaşında bir çocuğumuz var. Yakında size o çocuğun nasıl ortaya çıktığını anlatacağım.