Merhaba arkadaşlar, ismim Vedat. Karım her erkeği kendine aşık edebilecek güzellikte biridir. Kendisiyle üniversite hayatımda tanıştım. O zamanlarda onun kırıkları çok meşhurdu, arkasından çok konuşulurdu, ama aşk işte, ona deliler gibi aşıktım. Birçok kişi, “Oğlum, o kız yollu, vermediği adam kalmamış!” dediyse de aşkımıza güvenmiş ve mezun olur olmaz evlenmiştim onunla. İlk yılımızda bir erkek çocuğumuz olmuştu. Ben ikinci bir çocuk için çabalasam da, karım, “Bir tane yeter!” diyerek yeniden form tutmaya başladı.

Karımın azgın ve doyumsuz olduğunu bildiğim için çoğu kez cinsel gücü artırıcı hap ve kuvvet macunu gibi şeyler alır öyle sikerdim onu. Uzun süre erekte olmam sayesinde onu mümkün oldukça doyurmayı başarırdım. En azından ben öyle düşünüyordum. 3 ay önce evliliğimizin 10. Yılını kutladık. Aynı zamanda karımın doğum günüydü, 32 yaşına basmıştı güzel karım.

Bir gün ofisimdeyken tanımadığım bir numaradan mesajlar geldi. Çoğu mesajları okumadan engellerdim, çünkü mesleğim gereği çoğu kez tehdit mesajları almışımdır. Ama gelen mesajların birinde bir video içeriği vardı. Merak edip açtım. O an kafamdan vursalar daha iyiydi. Videoda bir yatak odasında çıplak ve gözleri bağlı olarak karım bir adama sakso çekiyordu. Telefonu hemen kapattım. O an ne yapacağımı bilemedim. 10 yıllık karımın bu görüntüleri sadece evlilik hayatımı değil meslek hayatım dahil tüm hayatımı etkileyecek bir şeydi.

Aynı numaradan bir mesaj daha geldi. “Beğendin mi? Biz karını çok beğendik. Ama karına bu videodan bahsetme, yoksa ifşa sitelerinde izlersin!” yazmış. O numarayı hemen aramak istedim, ama anında beni engellemişti. Sinirden ve şoktan ne yapacağımı bilmez halde ofisimde bir sağa bir sola geziniyor kriz geçiriyordum. Yanımda çalışan stajyer Esra durumu fark edip, “Ne oldu Vedat bey?” diye sordu. “Birşey yok Esra, sen ve diğer herkes bugün izinlisiniz, gidebilirsiniz!” dedim. “Ama randevular, toplantılar?” dedi. “Hepsini iptal edin!” deyip kapıyı kapattım.

Koltuğuma geçip kara kara düşünmeye başladım. Ne yapacaktım şimdi? 9 yaşında bir oğlumuz var. Sosyetede bir namımız var. Dolapta duran zamanında bir müşterimin getirdiği Viskiyi açıp içmeye başladım. İçtikçe daha da cesaretlenip o videoyu tekrar açtım. Videonun açısına göre kamera odanın üst köşe tarafındaydı. Tek açıdan görüntüydü. Dediğim gibi karımın gözleri siyah bir kumaşla bağlanmıştı ve çırılçıplaktı. Yatakta ise en az 40 yaşında, ama fit vücutlu bir adam uzanmış, elini karımın başına koymuş sakso çektiriyordu. Video özet haldeydi, aynı pørnø filmlerdeki gibi.

Birden karımın adama domalmış halde sertçe sikilirkenki sahnesi çıktı. Telefonun sesi de açık olduğundan karımın inleme sesleri, daha doğrusu çığlıkları içimi ürpertmişti. Hemen kapatmak istedim, ama yine sahne geçişi yaptı ve adamın karımın yüzüne boşaldığı bir sahne geldi. Karım adamın döllerini yüzünden temizleyerek yalayıp yuttu ve video bitti. Toplasanız 2 dakikalık bir videoydu.

O gece eve vardığımda ne yapacağımı bilmiyordum. Karım herzamanki gibi bana sıcak davranıyordu. Benim ona soğuk davranmam dikkatini çekince, “Neyin var, alkol de almışsın?” diye sordu. O anda karıma videoyu göstermeyi ve hesap sormayı düşündüm. Ama adamların yazdığı aklıma gelince, “Ofiste bazı problemler vardı… yorgunum, yatacağım!” diyerek yatak odasına geçip uyumaya çalıştım. Ama gözlerime uyku girmiyordu…

Sabah zor oldu ve evden kaçar gibi çıktım, ofise attım kendimi. Girişte Esra, “Vedat bey kapının önüne bırakmışlar!” diyerek bir zarf verdi. İçine baktığımda bir USB Flash bellek vardı. Odama geçip ellerim titreyerek taktım laptopa. Bir text uzantısı, bir de video vardı USB’de. Text uzantısını açtığımda. “Kusura bakmayın Vedat bey, video çok büyük olduğundan telefondan gönderemedik, iyi seyirler!” diye bir yazı.

Videoyu açtığımda uzunluğu tam 51 dakikaydı. Karımın odaya geldiği sahneyle başladı video. Dün izlediğim özetten dolayı midem artık kaldırıyordu bu videoyu izlemeyi. Aklım kameraya takılmıştı, yani karım bile bile kendini kayıt altına aldırmazdı. Demek ki kamera görünmeyen bir yerde gizliydi. Sonra karımın yanına bir başka kadın gelip bir kutudan sexy bir iç çamaşır ve göz bandı çıkardı. Hemen kulaklığımı takıp aralarında ne konuştuklarını dinlemek istedim. Karım o iç çamaşırı giydi. Kadının, “Bunu da takalım herzamanki gibi!” demesiyle bir şok daha yaşadım. Herzamanki gibi???

Karım da, “Tamam canım, bu seferki geçenki gibi değildir umarım, neydi o hayvan, götümü parçaladı, evde üstüne oturamadım bee!” dedi gülerek. Neler dinliyor, ne izliyordum ben? Kadın da, “Merak etme, bu seferki daha olgun!” dedi. Karım, “İyi bakalım, güçlü olsun da bana yeter!” dedi. Kadın karımın gözlerini bandla kapatıp yatağa uzandırdı ve “Hemen gelir!” dedi ve ekrandan çıktı.

Dediği gibi kadın çıkar çıkmaz adam geldi. Adam çırılçıpak girmişti içeri. Karımın elinden tutup kaldırdı ve dudaklarına yapışıp öpmeye başladı. Kudurmuşçasına sevişmeye başladılar. Hızlı hızlı ilerlettim videoyu. Adam karımın iç çamaşırlarını resmen yırtarak çıkardı ve amına yönelip amını yemeye başladı. Karım hemen kudurmaya başlamıştı. Karımın o zevk inlemelerini son ses dinlerken karşımda birden stajyerim Esra’nın elinde tepsi ile karşımda durduğunu gördüm.

Hemen laptopu hızlıca kapatıp, “Ne yapıyorsun sen, kapı çalmayı bilmiyor musun?” diye bağırdım kıza. Esra ağlamaklı sesle, “Kapıyı çaldım, ama ses çıkarmadınız, size kahve yapmıştım…” dedi. “Çık odamdam!” diye bağırarak kapıya kadar götürdüm onu. Ağlamaya başlamıştı. Kapıyı sertçe kapattım. Sinirim aslına masum Esra’ya değil, orospu karıma idi. Olan Esra’ya olmuştu.

Masama doğru yönelince arkamda duran damla aynalı duvar dekorasyonuna ilişti gözüm. Videonun yansıması gözükebilir miydi? Hemen denedim, laptopun kapağını açtım ve geri çekilip baktım. Evet, en azından ne olduğu anlaşılacak şekilde görünüyordu. Kesinlikle karım olduğunu anlayamazdı, ama benim pørnø izlediğimi düşünebilirdi. Rezillik diz boyu.

Odamdan çıktım. Odamın hemen dışında masasında oturan Esra’nın ağlamaktan gözleri şişmişti. Ona, “Kusura bakma, özür dilerim, başka bir konuya sinirliyim, sinirimi senden çıkardım. Bir daha olmaz!” dedim. Birden çok mutlu olmuştu kızcağız. Zaten 21 yaşında, çıtı pıtı bir kız. Gülümseyince, “Şimdi elinden bir acı kahve içerim!” dedim. “Hemen!” deyip kalktı. En azından özür dileyip kendimi affettirmem vicdanımı rahatlatmıştı. Odama dönüp videoyu kapattım.

Esra’nın kahve getirip gitmesiyle tekrar açtım. İleri sardım ve karımın misyoner pozisyonunda adamın altında sikilişini izlemeye devam ettim. Karım, “Aşkım, evet, daha hızlı, daha hızlı!” diye inliyordu. Adam ise hiç konuşmuyor, sadece karımı evire çevire sikiyordu. Sonra içeri bir adam daha girdi! Ekrana odaklandım. Esmer, aynı reklam filmlerindeki gibi vücudu olan bir adam. Karımın yanına yanaşınca, karım, “Offf, teşekkürlerrr!” diye bağırdı, artık her kime söylediyse!

İlk adam çekilip yer verdi. Yeni gelen adam hemen karımın amını yalamaya başladı. Adamda bir yarak var, en az 20 cm, üstelik kalınca. Adam karımı omuzlarından tutup altına iyice aldı ve o kocaman yarağı amına tek hamlede soktu. Karım bir çığlık atmıştı ki anlatamam. İşte o an benim sikimde ilk hareketlenme oldu, karımın o çığlığı hoşuma gitmişti. Bir 5 dakika sonrasına ilerlettim videoyu ve karımın iki adama sakso çekme sahnesiyle karşılaştım. Hızlı hızlı ilerlettim videoyu ve karımın tost olduğu sahnede durdum. Dikkatimi çeken şey, kameranın artık bir adamın elinde dolanıyor olmasıydı. Biraz geri aldım ve videonun bir sahneden sonra artık bir adamın çektiği sahnelerle devam ettiğini anladım.

Tekrar o sahneye döndüğümde karım o son gelen adamın göğsüne göğüslerini yapıştırıp uzanmış, adam alttan amına pompalarken ilk adam götüne girmiş, karımı amlı götlü sikiyorlardı. O an hiç aklımın ucuna bile gelmeyen birşeyi fark ettim. Adamlarda kondom yoktu. Tam bunu fark emiştim ki, ilk gelen adam karımın götüne boşaldı. Videonun dakikasına baktıdığımda 37. dakikaydı. Ama ben dün bu adamı karımın ağzına yüzüne boşalırken görmüştüm diye düşündüm, yeni gelen adam olamazdı, çünkü adam esmer. Bir yandan telefonu açıp baktım videonun sonuna ve bu iki adam da değildi. Dün şoktan fark etmemişim, ama bacakları kıllı biriydi. Lan dedim, yoksa 3. adam da mı var???

Biraz daha ileri sardım ve o son gelen adamın karımın amına boşaldığını gördüm. Sonra karım pert halde yatakta yatarken başka bir adamın masaya kamerayı yerleştirdiğini ve karımın yanına gidip ona sarılarak öpüşmeye başladığını gördüm. Bu adam hafif göbekli ve en çok 30 yaşında bir adamdı. Karım hemen ona karşılık vermeye başladı. Videonun son dakikalarıydı, hızlı bir ön şevişme sonrası karımı domaltıp sikmeye başladı. Sikerken de, “Doydun mu orospum?” diye bağırıyordu. Diğer iki adam hiç konuşmamıştı, ama bu sanki karımı tanırcasına ona orospum diyordu. Üstelik karım da, “Evet aşkım doydum, teşekkür ederim!” diyordu. Kimdi bu adam, karım da onu tanıyor muydu???

Adam, “Çok ateşlisin orospum, seni doyurmak zor bebeğim!” diyor, bir yandan da karımın götüne tokatlar atıyordu. Karım zaten perişan, kısık kısık inliyordu. O adamlardan sonra bu adam onun için çerez sayılırdı. Ama iş başkaydı, bunlar birbirini tanıyordu sanki. Adam, “Gel çök yere!” diye bağırdı karıma ve o telefondaki son sahne karşımdaydı. Karıma biraz sakso sonrası yüzüne akıttı döllerini, gerisini zaten biliyorsunuz.

Amına koyum, kim bunlar, ne cesaret benim gibi adamın karısını evire çevire sikiyorlar, hem de yüzlerini göstererek. Yetmiyormuş gibi bir de bana videosunu gönderiyorlar. Niye, ne amaçla? Para falan da istemiyorlar. Kudurmuştum! O sıra diğer çalışanlarım da gelmiş, ofis kalabalık olmuştu. Zaten dünden kalan işler de vardı. Tüm günü ayık olmaya ve işime odaklanmaya çalışarak geçirdim.

Akşam yorgundum, ama eve hiç gidesim yoktu. Dün açtığım Viski şişesinden bir bardak koydum. O videodaki adamları araştırmak istedim ve yüzlerini tekrar görmek için videoyu tekrar açtım. Amacım adamların yüzlerine odaklanmaktı, ama nedense videoyu yine en başından izlemeye başladım. Artık aynı pørnø izliyor gibi hissediyordum ve şaşırtıcı derece de karımın sikilmesine alışmıştım. Hatta yavaş yavaş ve uzun uzun izlemeye başladığımda sikim kalkmıştı. Esra gittiyse 31 çekecektim. Yüksek sesle, “Esra?” diye seslendim. Baktım cevap yok, gitti diye düşünerek çıkardım benim siki ve okşamaya başladım…

Derken kapı açıldı ve “Efendim Vedat bey?” diyerek Esra girdi içeri. Hemen toparlanarak videoyu kapatmaya çalıştım. Ama sanırım anlamıştı Esra, “Aaaaa, özür dilerim Vedat bey!” diyerek çıktı hemen. Ben utançtan yerin dibindeydim. Hemen arkasından gittim, çantasını almış gitmeye hazırlanıyordu, ama eli ayağına dolanmış haldeydi. Ne diyeceğimi bilmiyordum. “Özür dilerim, sen gittin zannettim…” dedim. Esra, “Yok, önemli değil, benim hatam…” falan diyordu, ama titriyordu kız. Sabahki olay sonrası bu da sıçtım sıvadım oldu. Esra, “Siz seslendiğinizde lavabodaydım, o yüzden hemen gelemedim…” falan diyor, ama yüzüme bakamıyordu. Sonunda, “En iyisi gideyim ben!” deyip çıkıp gitti. Ben de utancımla kala kaldım.

Karımı arayıp, “İş için Ankara’ya gidiyorum!” dedim, çok sık gider gelirdim zaten. O halde eve gitsem dayanamayıp kötü birşeyler yapabilirdim karıma. Divana uzandım, biraz dinlenmek istedim. Sonra yarım kalan 31’i tamamlayım bari diyerek tekrar laptop başına geçtim, videoyu izleyerek 31 çektim. Ama öyle bir boşaldım ki, masamın üstüne döller fırlamıştı. Islak mendille güzelce temizledim masayı ve biraz daha Viski içip divanda uyuya kaldım…

Sabah Esra’nın, “Vedat bey, Vedat bey!” diye seslenmesiyle uyandım. Ben kendime gelmeye çalışırken, Esra, “Size en iyisi acı kahve yapayım!” dedi. Masadan da boş Viski bardağını alıp odadan çıktı. Ben de arkasından mutfağa gittim, kahve için hazırlık yapıyordu. Ona, “Dün akşamdan sonra gelmezsin diye düşündüm…” dedim. Kızın yine eli ayağı birbirine dolandı ve “Ben birşey görmedim Vedat bey!” dedi. Ben de, “Anlayışın için teşekkür ederim!” diyerek odama geçtim.

Biraz sonra kahveyle içeri geldi. Üstünde beyaz gömlek, altında kısa gri renkte bir etek ile bugün çok alımlı ve daha güzeldi sanki. Ya da hep öyleydi de ben fark etmiyordum. Esra buğday tenli, ortalamanın üstünde güzel, hoş, tatlı bir kızdı ve ilk defa ona alıcı gözüyle bakıyordum. Ama bir yandan da sanki aramızda bir elektriklenme olduğunu da hissediyordum. Bildiğim kadarıyla nişanlıydı. Ama şuan gözüme o kadar sexy görünüyordu ki, hiç umrumda değildi. Karıma olan nefretim gözümü kör etmiş ve benden 14 yaş küçük bir kıza göz koymuştum. Ama bunda onun da büyük payı vardı, çünkü bana bakışları ve cilveli yaklaşımları ile kendini aklıma sokmuştu.

Tüm gün iş güç derken sürekli Esra’dan çay kahve istiyor, arada birkaç evrak isteyerek onu sürekli yanımda tutuyordum. Bir dosyaya bakarken yere düşürdü kağıtları, ben de yerden alıp dizlerinin üstüne koydum, ama elimi de dizlerine değdirdim. Göz göze geldik. Onun nefesi kesilmişti sanki, bir de yüzü kızardı. Ona, “Bu akşam mesaiye kal, bu evrakları arşivleyelim birlikte.” deyince de heyecandan ayağa kalktı birden, tabii tüm evraklar tekrar yerde. Telaşlı telaşlı toplarken ben yine yardım ettim. Ona, “Sorun olur mu mesaiye kalman?” diye sorunca, “Yok, ne demek, tabii ki kalırım Vedat bey, ben eve haber vereyim…” diyerek çıktı odadan. Aklıma koymuştum, karıma öfkemden dolayı Esra’yı masama domaltıp kanırta kanırta sikecektim! Tabi Esra da razı olursa. (Meğer dünden razıymış!)

Mesai sonrası dolaptan bu sefer şarap çıkardım, normalde hiç açmayacaktım o şarabı, çok özel birinden gelmişti. Esra, “Yok ben almayayım!” dedi. Ama ben, “Olmaz ama, mesai bitti, biraz rahatlatır seni!” dedim. Koltukta otururken ayaklarındaki topukludan rahatsız olduğunu fark ettim ve “Rahat ol, biz bizeyiz, resmiyete gerek yok!” dedim. Bana, ne demek istedin der gibi bakınca, ayakkabısını gösterdim. O da, “Haa, önemli değil!” dedi. Ben de, “Ayakların rahat etsin!” diyerek eğilip ayaklarından çıkardım. Esra’nın ayakları çok güzeldi. Ojesiz idi, sanırım ondan utanmış olacak ki hemen ayaklarını sakladı. Zaten aşırı utangaç bir kızdı ve böyle olması onu daha sexy yapıyordu.

Ben laptopu yanıma aldım ve divana geçip Esra’yı yanıma çağırdım, “Gel, burada daha rahat çalışırız!” diye. Esra az çok durumu anlamış olacak ki, “Vedat bey iziniz olursa ben gideyim en iyisi!” dedi. Ben de, “Birşey mi oldu?” diye sordum. Bana, “Salak değilim, ne yapmaya çalıştığınızı anlıyorum! Ama…” dedi. Zaten zehir gibi kızdı, çok çalışkan ve zeki. Ben de artık ciddiye döktüm durumu ve “Ama ne?” dedim. “Ben yapamam!” dedi. Bu kadar açık konuşması hoşuma gitti. Ona, “Nişanlı olduğun için mi? Gel bak, sana ne göstereceğim!” diyerek laptoptaki karmının videosunu açtım. Karımın o tost olduğu sahnesini bulup, “Bak bu benim karım, 10 yıllık karım! Bu bana yapılır mı?” dedim.

Esra gözlerini ekrandan alamıyordu, bir yandan elini ağzına götürüp şok halde izliyordu. Ben o anda artık tam bir psikolojik çöküntü yaşadım ve gözlerimden yaş gelmeye başladı. Esra’ya bu videoyu neden izlettiğimi de bilmiyordum. Aklım başıma gelince, “Özür dilerim, çok özür dilerim, lütfen git!” dedim. Esra ise tam tersi bana iyice yanaşıp tam dibime oturdu ve laptopu bize doğru çevirip izlemeye devam etti…

Derken Esra hiç konuşmadan laptopu kucağımdan aldı ve sehpaya koydu. Ellerimi tutup gözlerime bakarken birbirimize iyice yanaştık dudaklarımızın birbirine değmesiyle alev aldık diyebilirim. Uzun süre sonra hayatımın en ateşli öpüşmesini yaşıyordum. Esra gömleğinin düğmelerini çözmeye başladı. Ben, “Dur yapma, yapmak zorunda değilsin!” dedim ve durdurdum onu. Tabii o sıra yarıya kadar açılmış ve sütyeni ortaya çıkmıştı. Bana, “Sorun yok!” deyince gömleğinin geri kalan düğmelerini kopararak açtım ve sütyenin üstünden o diri, dimdik memelerini öpüp yalamaya başladım.

Sonra divana yatırdım onu ve eteğini çıkardım. O divanda nefes nefese iken ben de kendi gömleğimi çıkarıyordum. Esra’nın dudaklarındaki ruj bozulmuş ve bana gülümseyerek bakıyordu. Tüm bunlar olurken laptop ekranında karımın viedosu oynamaya devam ediyordu. Hemen Esra’nın dudaklarına yumuldum tekrar. Az sonra boynunu emiyordum. Esra bacaklarını belime dolamış ve kudurmuştu. Ayaklarından bacaklarına kadar yalayıp hızlı hızlı küloduna ulaştığımda Esra titreyerek orgazm oldu. Gülme tuttu sonra onu.

“Ne oldu?” dedim. “Ben bakireyim!” dedi. “Nasıl ya?” dedim üzüntülü bir sesle. Esra hemen, “Yok yok, seni istiyorum, ilkim olmanı istiyorum!” dedi ve boynuma sarıldı, öpüşmeye devam ettik. Sonra altından külodunu çıkardım ve orgazm olduğu için sulanmış amına yumuldum. Esra kudurdu, öyle bir inliyor ki anlatamam. Bende de dayanacak güç kalmamıştı, hemen pantolonumu indirmeye başladım. Esra ise divanda kıvranıyordu. Pantolonumu çıkarıp, “Az bekle!” dedim, sağda solda çantamda kondom arıyordum. Normalde taşımam, ama bir umut.

Esra da fark etti kondom aradığımı ve “Siktir et, gel, dayanamıyorum!” dedi. O öyle deyince benden günah gitti diyerek bir hışımla boxerimi de indirip sikimi amına sürtmeye başladım. Fırçalayarak hafif hafif sürtüyordum. Esra heyecandan titriyordu. “Hazır mısın?” diye sordum. Gözleriyle evet der gibi baktı. Ben de sikimi sokuverdim amına. Güçlü bir çığlık attı. Sikimi çıkardığımda sikim de divan da kan oldu. Hiç aldırış etmeden yeniden soktum, yavaş yavaş girip çıkıyordum. Esra acı çekiyordu biraz, ama alışınca rahatladı. Kanı temizlemekle uğraşmadım ve hızlanmaya başladım…

Bir süre sonra Esra yine titreye titreye orgazm oldu. Ben de onun bu durumuna dayanamayıp sikimi amından çıkartıp göbeğine boşaldım. Az kalsın içine boşalacaktım. Divanda biraz uzandıktan sonra Esra kalkıp, “Şimdi bir bardak şarap içebilirim!” diyerek çıplak halde gidip şarap koydu kendine. O sırada amından bacaklarına kan akıyordu, bacaklarının kenarları falan kandı. Bacaklarındaki kana baktığımı anlayınca, “Dur geliyorum hemen!” diyerek lavaboya gitti. Ben de masamda duran ıslak mendille temizledim sikimi.

Çabucak geri geldi, sadece su döküp gelmiş, halen az da olsa kan izleri vardı. Hemen ayakta boynuma sarılıp dans etmeye başladı benimle. Arada öpüşüyorduk. Sabahki düşüncem aklıma geldi ve sikim yeniden kalktı. Esra’yı masama domalttım. Esra da masamdaki defter kalem ne varsa kenara itip yer açtı. Arkadan o daracık amına tekrar girdim ve inlete inlete sikmeye başladım. Sonra bir bacağını masaya kaldırıp daha rahat girip çıkmaya başladım. “Yavrum, güzelim, bebeğim, bir tanem!” diye inliyordum. Esra ise sadece inlemekle meşguldü…

Yaklaşık bir 10 dakika sonra Esra yine orgazm oldu. Bu sefer onu kaldırıp kucağıma aldım. Zaten boyu benden kısaydı, 1.60 boyu vardı. Ayakta kucağıma alıp amına girip hoplatmaya başladım. Birkaç dakika sonra yorulup divana geçip oturdum ve Esra’yı yine kucağımda hoplatarak sikmeye devam ettim. Tam o sırada laptopdaki ekranda karım yerde diz çökmüş adama sakso çekiyordu. Esra’yı hemen kaldırıp yere çömelttim ve aynısını ona yaptım. Karım kadar tecrübeli değildi belki ama yine sakso çekmesini biliyordu. Hatta gırtlağına kadar alıyordu. Sonunda zaten ağzının içine akıttım ve hepsini de yuttu.

İkimiz de çok yorulmuştuk, biraz dinlendik. Bir yandan içiyor, bir yandan da birbirimizi emerek sevişyorduk. Neredeyse 1 saat daha geçmişti. Esra, “Ben gideyim artık, evden merak etmesinler!” diyerek üstünü giyinmeye başladı. İşyerimin olduğu daire eskiden bir konut olduğu için ofisimde banyo vardı. “Duşa girseydik, temizlen öyle git!” dedim. Esra, “Birdahaki sefere artık, acelem var! Sen de çok içme sakın, onun için değmez!” dedi, laptopu göstererek. Çıkarken de, “Ha bilgin olsun, nişanlı olan Pelin!” dedi gülerek. O kadar çok mutluydum ki, Esra bana hayata tutunma enerjisi vermişti. Orospu karım umrumda değildi artık. Duş alıp divanı da temizleyip yattım.

Sabah uyandığımda Esra daha gelmemişti. Tam ona yazacaktım ki elinde simitle girdi ofise, “Günaydınnnn!” dedi cıvıl cıvıl sesiyle. “Bize hemen çay yapıyorum!” dedi. Ona sarılıp boynunu öptüm ve “Çok tatlısın!” dedim. Bana cilveli cilveli, “Dikkatli olmamız lazım!” dedi. Onu o akşam da mesai sonrası 4 posta daha siktim. Eve geç gittiğim için karım biraz trip yapsa da, yatakta bana yanaşmaya çalıştı. Esra’ya attığım 4 posta yüzünden bende hal yoktu. Hem hesap sorup kavga etmemek için zor tutuyordum kendimi. O yüzden hiç yüz vermedim karıma.

Ertesi gün, “Hafta sonu yine Ankara!” diyerek kaçtım evden ve Esra ile otele kapandık. Sabah akşam sikiştik, bir amını bir götünü sikiyordum. Birbirimize tutulmuştuk sanki.

Ofiste ilişkimiz anlaşılmasın diye Pazartesi sabah ofise biraz geç gittim. Esra’nın yüzündeki ifadeden birşey olduğu belliydi. Ne oldu gibisinden bakış attım. Bana elindeki zarfı gösterdi. Yine bir USB flash bellek gelmişti. Bu sefer Esra yanımdayken takıp açtım. Text yoktu bu sefer, sadece video. Videoyu açtım. Epey uzun bir videoydu. 2 saat boyunca karımın 5 erkek tarafından sikildiği videoyu Esra ile oturup izledik. Bir zamanlar aşık olduğum karımın beni aldattığını bu videoların gönderilmeye başlanmasıyla öğrendim. Ne zamandan beridir aldattığını bilmiyorum, bilmek de istemiyorum. Ama bunu sık yaptığı ortadaydı. O yüzden iki güne bir zarf geliyordu…

En son karım, kendisine olan ilgisizliğimi sebep göstererek boşanmak istedi benden. Ben de hızlandırdım boşanma sürecini ve 3 gün önce resmi olarak boşandık. İlginçtir, karımdan boşandıktan sonra zarfların gelmesi de kesildi. Bu arada o adamların hepsinin kimliklerini öğrendim, ama birşey yapmadım, aslında bana iyilik bile yapmışlardı. Beni orospu karımdan kurtarmışlardı. Şimdi Esra ile mutlu bir ilişki içerisindeyim 🙂