Selam, ben Dilek. 26 yaşında, 4 yıllık evli bir kadınım. Teyzemin kızının adı Duygu, birbirimize hem fizik hem de huy olarak çok benziyoruz. Bizi birlikte görenler çoğu zaman isimlerimizi karıştırır, o derece benzeşiyoruz yani. Duygu benden 1,5 yıl önce evlendi ve bir kızı var. Benim de evlenip kadın olduğum gerdek gecemde Duygu hamile kalmış. Sık sık, “Kocam senin yüzünden azdı, sabaha kadar üstümden inmedi, belliydi gebe kalacağım!” diyor. Duygu’yla yatak sırlarımız dahil her şeyi paylaşırız. Zaten bekarken Duygu’yla birkaç kez lezbiyen sevişmemiz olmuş ve birbirimizi doyurmuştuk.

Kocamın aybaşı günlerim hariç iki günde bir siktiğini, prezarvatifle korunduğumuzu, beni sadece yatak odamızda ikimiz de çırılçıplak soyunduktan sonra siktiğini Duygu bilir. Ben de onun kocasının çok pahalı bir takı seti karşılığında Duygu’yu götünden siktiğini, Duygu’nun ilk seferde acı çekmesine rağmen ikinci ve üçüncüde çok zevk aldığını, ama kocasından yine çok istediği bir şeyi koparabilmek için zevk aldığını söylemediğini biliyorum. Çarşıda gezerken Duygu takı setini çok beğenmiş, kocası almak istemeyince, “Ne olur, ne istersen yaparım!” demiş. Bunun üzerine kocası hemen almış ve “İstediğimi akşam söyleyeceğim!” demiş. Akşam da Duygu çok itiraz etmesine rağmen tam üç kez götünü sikmiş.

Gelelim asıl hikayemize. Anlatacağım olay kırk yıl düşünsem aklıma gelmeyecek ve halen nasıl yaptığımıza inanamadığım bir olay. Geçen senenin sonları idi. Hani insanın basireti bağlanır derler ya, mahalleden komşumuz Canan abla 36 yaşında dul bir kadındı. Sipariş üzerine kendi evinde elbise dikerdi, ama tek gelirinin bu olmadığı yaşantısından belli idi. Tüm mahallelinin gün, toplantı, düğün ve cenazelerinde bulunur, herkese elinden gelen yardımı yapardı. Maddi durumu iyi olsa da, tanıdığımız hiç akrabası yoktu. Geçmişini pek bilen yoktu, kendisi de hiç bahsetmezdi.

Bir gün öğleden sonra evime geldi. Hoşbeş kahve filan derken Canan Abla ağzında lafı gevelemeye başladı. Zaten geldiğinden beri tuhaftı. Adeta kekeler gibi, 34 yaşlarında ikiz iki iş adamının Duygu ve benimle bir kereliğine yatmak isteğini söyledi. Başımdan kaynar su döküldü, “Ne diyorsun sen Canan abla, böyle şaka mı olur!” diye bağırdım. Ayaklarımın önüne diz döküp oturdu, ellerimi avuçlarına alarak adeta yalvarır gibi anlatmaya başladı. Adamların evli ve çok varlıklı olduklarını, ne istersek yapacaklarını, hayatta en çok istedikleri şeyin birbirine çok benzeyen güzel kadınlarla bir kere seks yapmak olduğunu, bizi çarşıda gördüklerini kapalı olmamıza rağmen çok sexy olduğumuzu ve özellikle gözlerimize vurulduklarını, Duygu’nun da baştan itiraz ettiğini, ama kendi istediği şartlarda ve kişi başı 1.000’er Dolar almamız karşılığında kabul ettiğini söyledi.

1.000 Dolar iyi para idi. Garip duygular içinde Duygu’nun da kabul ettiğini öğrenince, “Peki nasıl olacak?” deyiverdim. Canan ablanın gözleri parladı, “Ben haber veririm!” dedi ve başka bir şey sormama fırsat vermeden telaşla gitti. Sonradan öğrendim ki, benden sonra Duygu’ya gitmiş, benzer şekilde Duygu’ya da (benim baştan itiraz ettiğimi, ama kişi başı 1.000’er Dolar karşılığında kabul ettiğimi) söylemiş. Duygu da ben kabul ettim diye kabul etmiş. Canan abla gittikten sonra olayın şoku ile Duygu’yu arayıp sormak bile aklıma gelmedi.

Akşam üstü Duygu beni aradığında Canan ablanın dümeninin farkına vardık ikimiz de. Kocalarımızı aldatma fikri kendi aramızda hep şaka konusu olsa da, ikimiz de daha önce kocalarımızı hiç aldatmamıştık. Ama biraz konuştuktan sonra adamlarla sikişmeye karar verdik. Daha doğrusu Duygu’nun ısrarla, “Sikişelim kız, ne olacak sanki? Kocalarımızın haberi bile olmaz! Hem zevk alacağız, hem de para!” diye üstelemesiyle ben de kabul ettim. Bu kararı verirken alacağımız para en büyük etken olmuştu.

İki gün sonra Canan abla aradı, perşembe uygun olup olmadığımı sordu. Bir işim olmadığını söyleyince, “Sabah 9’da bende olun!” dedi. Benim aybaşım geçeli 10 gün olmuştu, hamile kalma riski yoktu yani. Günlerden pazartesi idi. Perşembeye kadar kafam allak bullak geçti. Kocamla da sikişmedim. Kocam sarılıp öpüp okşamalarına karşılık vermeyince ısrar etmedi.

Neyse, perşembe sabah gittik. Canan abla bizi heyecanla karşıladı. “Hemen soyunup banyoya girin!” dedi. “Adamlar içerde mi?” diye sorduk. “Yok, ben hazırlayacağım sizi!” dedi, bir yandan kendi de soyunuyordu. “Sen de mi bizimle olacaksın?” diye sordum. “Yok be, beni merak etmeyin ben yaraksız kalmam, yediğim önümde yemediğim arkamda, sizi allayıp pullayıp adamlara hazırlayıp gideceğim!” dedi. Çırılçıplak soyunduk, amlarımız tertemizdi ikimizin de. Beni domalttı, Duygu’ya göt yanaklarmı açtırdı, göt deliğimin çevresinde benim alamadığım tüylerimi temizledi. Bunu yaparken amıma parmağını sokuyor, ben titredikçe, “Adamlar yaşadı bugün!” diyordu. Aynısını Duygu’ya da yaptı.

Adamların Canan ablaya bırakmış olduğu desenli jartiyerli çorap, dantel iç çamaşır takım, yüksek topuklu ayakkabı ve dizlerimizin bir karış üstü ip askılı birer elbise giydirdi bize. Yine adamların almış olduğu parfümden sürüp, makyaj setiyle birbirimize makyaj yaptırdı, kendi beceremiyormuş. Şimdi fuarlarda erkeklerin dikkatini çekmek için bulundurulan manken kızlara benzemiştik. Daha doğrusu boğanın altına ilk defa çekilecek düve gibiydik. Canan abla, “Bakın adamlar birazdan gelecek, isterik olun, isteyerek teslim edin kendinizi, isteklerini reddetmeyin sakın, hayatınızın en tatlı birkaç saatini geçirmek sizin elinizde. Alacağınız parayı da düşünün!” dedi.

Beklenen misafirler gelince de Canan abla gitti. Serhat ile Serkan ikizdi, uzun boylu, çok yakışıklı ve birbirinin kopyası gibiydiler. Biz karmaşık duygular içindeydik. Adamlar sırayla ikimizi de öptükten sonra biri benim, biri Duygu’nun koluna girerek salona geçtik. Serhat soyunmaya başladı, çırılçıplak kalınca direkt bacak arasına baktım tahmin edeceğiniz gibi. Tam sertleşmemiş hali ile bile iri bir siki vardı. Beni soymasına gerek yoktu, herşeyim meydanda sayılırdı zaten. Ayakta uzun uzun öpüştükten sonra beni koltuğa domalttı. Götüm kabak gibi önündeydi. Yan tarafa baktığımda Serkan boxeriyle kalmış, Duygu’yla dudakları kenetlenmiş, elleri de boş durmuyor, memelerini ve götünü yoğuruyordu.

Serhat amımla arasında tek engel olan tanganın ipini kenara çekti ve eğilerek amımı yalamaya başladı. Dilini amıma sokup çıkarıyorken ağzını amıma dayayıp emmeye başladı. Amımın deliğini ağzına almış öyle emiyordu ki, zevk sularım amımın derinliklerinden adeta elektrikli süpürge ile çekiliyordu. Sonra doğruldu sikinin başıyla aşağıdan yukarı amıma sürtmeye başladı. Kafamı çevirip baktığımda sikinin tüm damarları kabarmış, amıma girmeye hazırdı.

Yan tarafta Duygu sırt üstü yatmış, Serkan bacaklarının arasında yerini almış ve sikişiyorlardı. Ben Duygu’nun amında gidip gelen yarrağa bakarken amımda hissettiğim sancı ile haykırdım. Serhat tek hamlede yarağının tamamını amıma geçirmişti. Önce yavaş yavaş, sonra hızlanarak gidip gelmeye başladı. Memelerimi sütyenden kurtarıp elbise askılarının yanından çıkardı, iki eliyle kavrayıp uçlarını parmaklarıyla eziyordu. Aynı anda üzerime iyice eğilmiş, boynumu, kulak mememi emiyor, amıma her köklediğinde ateş gibi nefesi boynumu yakıyordu.

İki metre yanımda çatır çatır sikilen Duygu’yu izlemenin zevki, amımda dikiş makinesi gibi gidip gelen yarrağın zevki, meme uçlarımın okşanmasından aldığım zevk ve boynumun yalanmasından aldığım zevk ile sular seller gibi orgazm oluyordum. Bu zevk yumağı ne kadar sürdü onu da bilmiyorum. Serhat ellerini koltuk altımdan geçirip omuzlarımdan kavradı, sikini am dudaklarıma kadar geri çekti, birkaç kez hafifçe sokup çektikten sonra birden yüklendi, aynı anda omuzlarımdan beni kendine doğru çekti. Yarrağın başı amımın en derinine kadar girip rahmime dayandı. Ve kızgın boru kesik kesik fışkırtmaya başladı döllerini. Her püskürtmesini hissediyordum amımda. Boşalması bitip de yarak amımdan çıktığında neredeyse yarım bardak döl süzüldü amımdan koltuğun üzerine.

Duygu’ya baktığımda bu sefer domalmış sikiliyordu. Biraz dikkat edince yarrağın amına değil götüne girip çıktığını farkettim. Duygu anlamsız kelimeler mırıldanıyor, yüzü bazen geriliyor, bazen derin bir, “Ohhh!” çekiyordu. Çok geçmedi Serkan da döllerini Duygu’nun götünün içine boşaltıp kanepeye devrildi.

Birkaç dakika sessizlik oldu. Zevk sarhoşluğu geçip kocamı aldatmanın, günah işlemenin vicdan azabı beynimi sarmaya başlamıştı ki, Serkan Duygu’nun yanından kalkıp benim yanıma geldi. Ellerimden tutup ayağa kaldırdı, dudaklarıma yapışıp uzun uzun öptü. Elleri vücudumda geziyordu. Sonra beni kucaklayıp banyoya götürdü. Banyoda beni kucağından indirince çişimin geldiğini hissettim. Tam klozete oturacaktım ki engel oldu. Ayakta işememi söyledi. Şaşkınlıktan biraz zorlandım, ama bir süre sonra ayakta işemeye başladım. Serkan dikkatle işeyen amımı izlerken yarağının kazık gibi olduğunu gördüm. Klozetin üstünde durmama rağmen kesik kesik işediğim için yerler ve sıçrayan sidik nedeniyle bacaklarım sidik olmuştu.

Serkan benimle birlikte banyo yapmak istedi, ama ben kabul etmeyince ısrar etmedi. Önce ben girdim duşakabine, duşakabinin kapaklarını kapattım, ama Serkan geri açtı. Ben de gözleri önünde yıkanıp çıktım. Ardımdan Serkan duşa girdi. Salona döndüğümde Duygu Serhat’ın üzerine ata biner gibi oturmuş kendini siktiriyordu. Koltuğa oturup onları izlemeye başladım. İkisi de çok zevk alıyordu.

Serkan banyodan gelince sikini direkt ağzıma dayadı. Yalamaya başladım. İki eliyle memelerimi okşuyor, bir taraftan da sikişen Serhat’la Duygu’yu izliyordu. Siki çok geçmeden kazık gibi olmuştu. Sikini ağzımdan çekti, Serhat’la göz göze geldiler. Serhat Duygu’yu üzerine doğru çekti, elleriyle göt yanaklarını ayırdı, Serkan da yanaşıp tek seferde yarağını Duygu’nun göt deliğine soktu. İlk defa böyle bir şey görüyordum ve kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi kadının aynı anda iki erkek tarafından sikileceği. Sonradan bunun çok yaygın olduğunu ve buna ‘Tost’ dendiğini öğrendim.

Duygu da benim gibi böyle bir şey beklemiyordu galiba, öyle bir çığlık attı ki kesin dışardan duyulmuştur. İkinci çığlığı atmadan Serhat dudaklarına yapıştı. Ben daha iyi görmek için yerimi değiştirdim. Yarakların biri giriyor biri çıkıyordu. Duygu’nun da acısı geçmişti sanırım. Benim zevkle izlediğimi farkeden Serhat kafasıyla Serkan’a beni işaret etti. Serkan Duygu’nun üzerinden kalktı, sonra Duygu kalktı. Serkan beni elimden tuttu, yere sırt üstü uzanıp beni üzerine çekti. Alttan amıma girdi ve sikmeye başladı. Bu sefer Duygu koltuğa oturup bizi izledi.

Serhat yarağını okşayarak arkama doğru yönelince benim jeton düştü, “Aynısını bana da mı yapacaksınız?” dedim. Serkan, “Yavrum izlerken çok hoşuna gidiyordu, aynı zevki yaşamak senin de hakkın!” dedi. “Olmaz öyle şey, ben arkadan kocama bile yaptırmadım!” dedim. Çok şaşırdılar, “Şimdiye kadar götünü kimse sikmedi mi?” diye sordu Serhat. “Hayır!” dedim. “Gerçek kocan ben olacağım şimdi!” dedi Serhat. “Kesinlikle ordan olmaz!” dedim, ayağa kalkıp kenara çekildim. “Güzelim ben şimdi göt deliğinin bekaretini bozup döllerimi götünün içine boşaltacağım. Gönüllü mü, zorla mı, sen tercih yap!” dedi. Bense, “Asla böyle bir şey olmayacak!” dedim.

“Sen bilirsin!” dedi ve beni kucakladığı gibi yatak odasına götürdü. Yatağa fırlatıp üzerime çullandı. Bağıracak oldum, geri çekildi ve “Yavrum yanlış bilmiyorsam burası senin komşunun evi, sesine gelenler bizi böyle görürse ne olur, bir düşün istersen!” dedi. Maalesef haklıydı. Sustum. Üzerime tekrar çullandı. Ben tekmeleyerek, sağ sol dönerek kurtulmaya çalışıyordum. Serhat içeriye seslendi, “Bana yardım edin!” diye. Duygu ve Serkan geldi, beni yüz üstü ayaklarım yataktan aşağı olacak şekilde yatırdılar. Duygu sırtıma oturup ellerimi tuttu, Serkan da göt yanaklarımı ayırdı. Serhat beklemeden sikini götümün deliğine dayadı. Bastırdı ama girmiyordu.

Ben bir yandan ağlıyor, bir yandan da merhamet dileniyordum. Siki kalkmış iki yabancı erkeği geçtim, teyzemin kızını bile etkilemiyordu çabalarım, o da götümün sikilmesi için tosunlara yardım ediyordu. Serhat birkaç kez yüklenip sokmayı başaramayınca Duygu üzerimden kalktı, yorganı katlayıp karnımın altına koydular. Zorunlu olarak domalma pozisyonu almıştım. Serkan başımı baldırlarının arasına sıkıştırdı, elleriyle göt yanaklarıma yapışıp ayırabildiği kadar yanlara doğru ayırdı. Sanırım direncimin sonuna gelmiştim. Her ne kadar göt deliğimi sıkmaya çalışsam da olmuyordu. Ben bunları düşünürken Serhat yarağını göt deliğime dayayıp var gücüyle bastırınca göt deliğim beynime acının en büyüğünü gönderip yarağı içine almıştı.

Bağırmamam için Serkan başımı yatağa bastırdı, boğuk bir ses çıktı benden. Oysa ki şu ana kadar duyduğum en şiddetli acıyla sikiliyordu göt deliğim. Serhat sikilmemiş götü sikmenin heyecanından mı, birkaç başarısız olmanın öfkesinden mi, buram buram sikiş kokan ortamdan mı bilmiyorum, hırsla yükleniyor, bir an önce götümün dibine ulaşmak istiyordu. Serkan üzerimden kalkıp yatağın bir ucuna oturdu. Serhat sikini götümden çıkarmadan arkamda pozisyonunu ayarlıyordu. Duygu da karnımın altındaki yorganı çekip aldı. Serhat iki eliyle belimden sıkı sıkı tutmuş, yavaş yavaş götümde gidip geliyor, Serkan ve Duygu da izliyordu…

Göt deliğim açılmış, artık canım çok fazla yanmıyordu, ama zevk de almıyordum. Serhat ise zevkin doruklarındaydı. Siki o kadar sertti ki, göt deliğimin kaslarında şişmiş damarlarını bile hissediyordum. Gittikçe hızlanmaya başladı. Serkan, “Ben tadına bakmadan götünün içine boşalma sakın!” dedi. Bunun üzerine Serhat arkamdan çekildi ve Duygu’nun yanına gitti. Serkan beni halının üzerine yüz üstü yatırdı. Bacaklarımı yanlara doğru ayırıp arasına girdi. Göt yanaklarımı ayırdı, sikini deliğime ayarlamaya çalışıyordu. Birkaç denemeden sonra sikinin başı deliğime dayandı. Beklemeden bastırdı. Az önce yeterince genişlemiş olan götüm bu yarağa direnmedi ve açılıp içine aldı. Saniyeler içinde de taşakları götüme dayandı…

Yatağın üzerinde de Duygu ile Serhat’ın sikişme sesleri geliyordu. Serkan götümü biraz böyle siktikten sonra kollarının ağrıdığını söyleyip beni ellerim ve dizlerim üzerine domalttı. Üzerime eğilip alttan memelerimi avuçladı ve arkamda hızlanarak götümü sikmeye devam etti. Artık götümün deliği acımıyordu, amımda ise karıncalanmalar başlamıştı. Fakat aldığım zevk götümün sikilmesinden çok yabancı erkeklerin arasında çırılçıplak seks yapıyor olmaktan kaynaklanıyordu.

Serkan bir elini memelerimden amıma getirdi ve parmaklarıyla klitorisimi ezmeye başladı, nitekim hareketleri sertleşip inleme sesleri yükseldiğinde ben de orgazm olmaya başladım. Götümdeki kasılmalar sürerken son kez taşaklarına kadar giren yarrak bağırsaklarımı döllemeye başladı. Siki küçülüp götümden çıktığında benim de nefesim normale dönmüştü. Bu arada Serhat’la Duygu’nun sikişmesi de bitmişti…

Hep birlikte salona geçip oturduk. Üç saatte ilklerle dolu kesintisiz seks yapmıştık. Birer sigara sonrasında erkekler giyinip çıktı, bizim giyinmeye bile halimiz kalmamıştı. Canan abla geldiğinde ben apar topar odaya kaçtım, kimden neyi saklayacaksam? Canan abla yanıma geldi ve adamların bizden çok memnun kaldığını, istediğimizin iki katından fazla para verdiklerini söyledi…

İki hafta kadar suçluluk duygusu ile kocamla sikişemedim. Sonra yavaş yavaş kocamla seks hayatımız normale döndü. Canan abla ile o gün hiç yaşanmamış gibi görüşmeye devam ettik, o da o gün ile ilgili en ufak imada dahi bulunmadı. Bir süre sonra Duygu’ya olan kızgınlığım da geçmiş, yine eskisi gibi sık sık görüşür olmuştuk. Serkan ve Serhat ile hiç karşılaşmadık. Ama Duygu şu sıralar yine başladı beni ayartma girişimlerine. “Canan abladan rica edelim, bize yeni erkekler ayarlasın!” diye ısrar ediyor. “Saçmalama kızım!” desem de, aslında yeni yarakların tadına bakmayı Duygu’dan çok ben istiyorum 🙂