Bodrum’daki bir haftalık tatilimiz bitince tekrar İzmir’e döndük. Karım hediye ettiğim yarrağa bayılmıştı, bana sık sık teşekkür etti. Ayrıca verdiği sözü tutacağını, hangi arkadaşını istersem bana siktireceğini her fırsatta tekrarladı. Bu olay evliliğimizi pekiştirmiş, birbirimize olan bağlılığımızı daha da artırmıştı. Karım benimle sikişirken artık eskisinden de isterik ve azgın idi. Yatakta adeta bir orospuya dönüşüyordu ve bu da beni çok memnun ediyordu tabii…
Karımı siktirmemin üzerinden neredeyse bir ay geçmiş, ama ben halen o yaşadığımız büyüleyici deneyimi tekrar yaşamak için bir hazırlık veya hamle yapmamıştım. Aslında karımı başka bir erkeğin altında zevkten kıvranırken izlemek benim için de dünyada eşi benzeri olmayan bir zevkti. Ama bunu çok sık tekrarlayıp monoton bir hale getirmek istemiyordum. Karım ise bunun tekrarı için adeta bana yalvaracak dereceye gelmişti. Ama bir de karımın bana verdiği söz vardı tabii. Ben karımın zevki için seve seve gavatlık yapmıştım, şimdi pezevenklik yapma sırası karımdaydı…
Bir akşam iş çıkışı karımı alıp Kordon’da kahve içmeye götürdüm. Havadan sudan sohbet edip kahvelerimizi içtik. Güzel vakit geçiriyorduk. İkimizin de aklında sex olduğuna emindim. O akşam keyfimizin de yerinde olmasını fırsat bilen karım, “Aşkım, bir aydan fazla oldu, konuyu açmadın. O gün sana söz vermiştim, istediğin bir arkadaşımı sana siktirmek istiyorum artık. Yoksa pişman mı oldun, kaç defa sordum geçiştirdin?” dedi.
Karımın sürekli görüştüğü dört arkadaşı vardı, içlerinden bir tanesi evliydi, ismi Burcu, esmer, dolgun vücutlu, güler yüzlü, karım gibi rahat ve cüretkar giyinmeyi seven tam bir afetti. Diğerleri de çok güzel hatunlardı, ayrıca bekar kadınlardı. Ama Burcu’yla karımın arası diğerlerine göre çok daha iyiydi. Karım belki de evlilik yıl dönümümüzde yaptığım sürprizi Burcu’ya anlatmış bile olabilirdi.
Karım, “Cevap vermedin aşkım?” deyip soruyu yinelediğinde, ben aklımdan geçenleri o an karıma açıklamaya karar verdim ve “Burcu!” dedim. Karım gülümseyerek, “Biliyordum Burcu’ya hasta olduğunu. Hangi erkek beğenmez ki onu! Söz, Burcu’yu sana kendi ellerimle hazırlayıp siktireceğim aşkım!” dedi. Sevinçliydi, neticede bu işi halleder halletmez sıra kendisine gelecek ve belki de kendisini önceden gözüne kestirdiği beğendiği bir adama siktirmemi isteyecekti benden.
Ben, “Evet, Burcu’yu sikmek istiyorum aşkım, ama öncesinde başka birşey isteyeceğim senden!” dedim. Karım, “Ne istersen iste aşkım, senin için herşeyi yaparım!” dedi ve meraklı gözlerle ne isteyeceğimi bekledi. Ben de, “Aşkım, Burcu’yla önce senin sevişmeni istiyorum!” dedim. Karım kısa bir şokun ardından gülümseyerek, “Sen hem gavatsın, hem sapıksın! Ama hoşuma gitti, seni memnun etmek ve sözümü tutmak için istediğini yapacağım! Senin için am da yalarım göt de yalarım, lezbiyen de olurum, orospu da olurum aşkım!” dedi ve sevinçle yanağımdan öptü.
Burcu bizim apartmanda iki alt katımızda oturuyordu. Karım Burcu’yla sık sık görüşüyordu. Ya bizim evde ya onların evde, neredeyse her gün mutlaka birbirlerini görüyorlar, kahve içip dedikodu yapıyorlar, bazen de hafta sonları dışarıda takılıyorlar, aralarından su sızmıyor, çok iyi anlaşıyorlardı yani.
Bu konuşmanın üzerinden bir hafta geçmişti. O hafta sonu akşam yemeğinden sonra Burcu’yla dışarı çıktılar yine. Ben de bir arkadaşımla dışarda buluşup iki bira içtim. Aslında çok sık içen biri değilimdir ve içkiyle pek aram da yoktur. Akşam sekiz gibi de eve geldim. Karım kapıyı açtığında yüzünde hafif makyajı halen druyordu, anlaşılan o da yeni gelmişti. Sanki birkaç duble içki içmiş gibiydi. Selamlaşıp öpüştükten sonra salona geçtim, TV’yi açtım. Karım da, “Ben şu üzerimi değiştireyim!” diyerek yatak odasına geçti.
Beş dakika falan sonra elektrikler kesilince karım yatak odasından çığlık attı, karanlıktan oldum olası korkardı. Ben hemen telefonumun ışığı ile yatak odasına yöneldim. Tam yatak odamızın kapısına geldiğim anda elektrikler yeniden geldi ve inanılmaz bir manzarayla karşılaştım. Karımla Burcu yatakta, ikisinin de üzerinde jartiyer tanga sütyen takım, file çoraplar vardı. “Sürprizzzzz!” dediler. Rahatlığına bakılırsa Burcu da karım gibi biraz içmişti.
Aklımda bir sürü soru belirdi, belli ki elektrik şalterden veya sigortadan kapanmıştı, kim kapatmış açmış, nasıl bir organizasyon yapmıştı benim orospu karım. Burcu nasıl ikna olmuştu acaba, aralarında bir ilişki zaten var mıydı, karımın Burcu’da ısrar etmesi bu yüzden miydi filan…
Kafamdaki bu sorulara rağmen bu manzaranın tadını çıkarmaya karar verdim. Yatağın yanına benim izlemem için koydukları belli olan koltuğa oturup, “İkiniz de mükemmel görünüyorsunuz, şu anın hayalini ne kadar kurdum anlatamam!” dedim. Birbirlerine sanki aşık gibi bakışıp önce küçük buselerle sonra da azgın hayvanlar gibi öpüşmeye başladılar. Birbirlerinin dillerini emiyor dudaklarını morartırcasına yiyişiyorlardı. Elleri de boş durmuyor, birbirlerinin vücudunu keşfediyor, zevkten hafif iniltiler çıkararak kıtlıktan çıkmışcasına birbirlerini resmen kemiriyorlardı…
Bir süre böyle elleşip öpüştükten sonra karım Burcu’nun sütyenini fora edip memelerine yumuldu. Uçlarını emiyor, yalıyor, öpücükler atıyor, alabildiği kadarını ağzına alıyor, inlete inlete yiyordu Burcu orospusunun memelerini. Burcu karımın götünü avuçlayıp, “Ohhhh! Ye beni gavatın karısı!” diye kıvranmaya başladığında anladım ki kafası iyi idi, normalde hep hanımlı beyli konuşurdu. O cümleyi kullanması karımın herşeyi anlattığını da gösteriyordu. Yani Burcu karımı başkasına siktirdiğimi biliyordu. Ama sorun yoktu, kendisi şu anda karımın kollarındaydı ve birazdan da benim kollarımda olacaktı…
Biraz sonra Burcu da karımın sütyeninden kurtarıp okşadığı memelerini yalamaya, emmeye başladı. On dakikadan fazla olmuştu bu harika manzarayı izlemeye başlayalı. Burcu karımı yatağa sırt üstü yatırıp bacak arasına yanaştı ve amının dudaklarını bile tam kapatamayan minik tangasını kenara çekip dilini karımın ıslak amına gömdü. İlk dil darbesiyle elektrik çarpmış gibi titreyen karım, “Ohhhh, yala orospu!” deyip inlemeye başladı. Burcu karımın amını şapırdata şapırdata yalıyor, klitorisine seri dil darbeleri atıyor, dilini içinde gezdiriyor, karımı uçuruyordu. Bu işi ilk defa yapıyor olamaz dedim kendime, ilk defa olsa bu kadar güzel am yalayamaz diye düşündüm…
Burcu arada bana bakıyor, kafası da iyi olduğundan, “İzliyorsun değil mi gavat? Bak orospu karın benim altımda, nasıl yiyorum karını iyi izle!” diyor sonra tekrar yumuluyor, karımın amına doyamıyordu. Bir süre sonra Burcu karımın bacaklarını iyice yukarıya dikip göt deliğini ortaya çıkardı ve bu sefer de dilini karımın pembe göt deliğine gömdü, bir eliyle de klitorisini okşuyordu. Birkaç dil darbesinden sonra, karım, “Geliyorummmm, ohhhhh, iç sularımı orospu!” deyip çırpınarak ilk orgazmını oldu…
Karım sonra Burcu’yu saçlarından tutarak yukarıya çekip, “Nereden öğrendin kız orospu böyle am yalamayı?” dedi. Burcu’nun ağzı yüzü dudakları karımın am sularıyla parlıyordu. Cevap vermedi, karımın dudaklarına yumulup uzun uzun öptü karımı ve yanına devrildi…
Benim asıl izlemeyi istediğim fasıl gelmek üzereydi, yani karımın Burcu’yu yeme faslı. Nefesleri düzelene kadar beklediler. Sonra karım Burcu’nun üzerine çıkıp yumuldu dudaklarına, uzun uzun öptü. Arada boynunu öpüp yalıyor, elleri de boş durmayıp Burcu’nun göğüslerini yoğuruyordu. Dudaklarını emiyor, dilini ağzına sokuyor, hatta Burcu’nun yüzünde parlayan am suyunu yalayıp yutuyordu…
Karım sonra aşağıya kayıp Burcu’nun göğüslerini emmeye, öpücüklere boğmaya, yalamaya başladı. Burcu hafif hafif inliyordu. Karım sabırsızdı, göğüslerinde fazla vakit kaybetmeden aşağıya kaydı, Burcu’nun tanga külotunu dişleriyle indirip kaymak gibi amına küçük öpücükler kondurarak amını incelemeye başladı. Burcu kıvranıyor, “Yalasana orospu, emsene, ben senin amını yedim, sok dilini orospu, bak gavatın izliyor, yala hadiiii!” diye adeta yalvarıyordu.
Karım da Burcu’yu daha çok azdırmak, yalvartmak, argo konuşturmak istiyor olmalıydı ki, ağırdan alıyor, amını öpüyor, minik dil darbeleri atıp kıvrandırıyordu. Arada dilini uzatıp göt deliğini yokluyordu. Burcu artık dayanamaz hale gelmiş, “Bak kalkıp gavat kocana veririm şimdi, hadi düzgün yala orospu!” diye bağırıyor, saçlarından çekerek karıma amını yalatamaya çalışıyordu. Karım da daha fazla uzatmadan dilini gömdü Burcu’nun amına. Burcu derin bir, “Ohhhhh!” çekip, “Yala aşkım, bundan sonra benim de orospumsun!” dedi. Burcu’nun inlemeleri git gide yükseliyor, nefes alışları zirveye koşuyordu…
Ben ise çoktan soyunmuştum ve yarrağım elimde izliyordum onları. Burcu başını kaldırmış, amını yalayıp yutan karımı izliyor, karım da Burcu’nun gözlerine bakarak yalamaya çalışıyordu. İnlemeleri çığlığa dönüşen Burcu amında dans eden dilin keyfini çıkarıyordu ki, karım Burcu’yu yüz üstü çevirip göt deliğine yumuldu bu sefer. Amını götünü birlikte yalıyor, götünü diliyle sikiyordu resmen…
Karım yalamaya verdiği minicik arada, “Senin bu götünü de kocama siktireceğim orospu!” dedi. Burcu hemen, “Olmaz, kocama bile vermedim!” dedi inlemeler arasında. Karım ise, “Demek ki benim kocama kısmetmiş, sike sike vereceksin orospu!” deyip dilini sokabildiğince sokup sokup çıkarıyor, diliyle sikiyordu Burcu’nun bakire götünü…
Sonra karım sırt üstü uzandı yatağa, kafası bana ayakları karşımdaki aynaya doğru dönüktü, “Yüzüme otur aşkım!” dedi Burcu’ya. Burcu karımın yüzüne oturunca manzara harikaydı, Burcu amını karımın diline dudaklarına bastırarak sürtüyor, sanki zorla yalatıyordu amını. Aynadan da bacak arası net görünüyordu. Karım bir süre de böyle yaladı Burcu’nun amını, ağzı yüzü am suyuna bulanmıştı. Burcu ise iyice çığlık atmaya başlamıştı, ki zangır zangır orgazm oldu karımın ağzına. Karım da şapur şupur yaladaı yuttu Burcu’nun am sularını. Sonra yan yana uzandılar, birbirlerini öpüyor, okşuyor, iki aşık gibi göz göze bakıyorlardı…
Ben fazla dayanamayıp koltuktan kalktım ve yanlarına gidip iki sevgili gibi oynaşan orospulara uzattım yarrağımı. Anında yalamaya başladılar yarrağımı. Sadece yarrağımı değil, taşaklarımı da yalıyorlardı. Kemik gibi sertleşene kadar yaladılar yarrağımı. Karım, “Hadi kocacığım, sik artık şu orospuyu!” deyip sırt üstü yatırdığı Burcu’nun bacaklarını ayırdı. Ben bacak arasına yanaşınca, karım, “Dur, ben kendi elimle sokacağım!” deyip soktu yarrağımı Burcu’nun amına. Hastası olduğum, yıllardır sikmek istediğim Burcu’yu karımın yardımıyla sonunda altıma almış ve eze eze sikmeye başlamıştım. Burcu da yarraksızlıktan kudurmuş gibi karşılık veriyor, “Ohhhh, sik erkeğim, beni de orospun yap, benim de gavatım ol!” diyerek sikişiyordu benimle…
İzleme sırası karımdaydı. Burcuyu biraz böyle altımda eze eze siktim, sonra pozisyon değiştirdim. Ben sırt üstü yatıp Burcu’yu kucağıma aldım. Karım dayanamayıp kucağımda alttan vura vura siktiğim Burcu’nun göt deliğini dillemeye başladı. İşte on tamamen transa geçti Burcu orospusu ve “Ohhhh, ikinizi de seviyorummmm, amımı da götümü de ne zaman isterseniz vereceğim size, nolur yarraksız amsız bırakmayın beni!” diye çığlık çığlığa siktiriyordu kendini kucağımda…
Bir süre sonra da gözleri kayıp titreye titreye orgazm oldu Burcu. Ben de daha fazla tutamayacaktım kendimi. “Geliyorum!” dediğimde, Burcu, “İçime gel!” dedi, ben de içine boşaldım. Nefesi düzelince üzerimden kalkıp kendini yatağa attı ve karımı üzerine çekip karımla öpüşmeye başladı. Onlar öpüşürken ben kalkıp banyoya gittim, önce işedim, sonra sikimi yıkadım.
Geri yatak odamıza döndüğümde halen öpüşüyorlardı. Onları biraz izleyince yarrağım yeniden kalktı. “Yer açın orospular!” diyerek Burcu’nun yanına sırt üstü uzandım. Burcu yarrağımın kalkık olduğunu görünce doğrulup yarrağıma yumuldu, yalamaya başladı. Yarrağımı kazık gibi yapınca da, “Hadi götümü de sik, boz bakire götümü!” dedi ve yüz üstü yatıp elleriyle açtı götünün yanaklarını. Karım benden önce yumuldu Burcu’nun göt deliğine. Biraz yalayıp dilledikten sonra çekmeceden Bebe yağını alıp yarrağımı yağladı ve “Hadi aşkım, sik şu orospunun götünü!” dedi.
Burcu’yu dört ayak domaltıp arkasına yanaştım. Karım yarrağımı kendi eliyle Burcun’un göt deliğine dayadı ve “Sok aşkım!” dedi. Ben yüklenince Burcu çığlık atarak sıçradı ve “Yavaşşşşş, yırtacaksın götümü gavat!” dedi. Karım ise gülüyordu Burcu’nun haline. Yavaş yavaş, milim milim, ama resmen anırta anırta buldum dibini. Biraz içinde hareketsiz bekleyip acımasızca çatır çatır sikmeye başladım Burcu’nun götünü. Karım da hemen Burcu’nun önüne geçerek amını ağzına verip çığlıklarını bastırmaya çalıştı.
Orospunun daracık götüne on dakika anca dayanabildim, kanırta kanırta sikip arkasına kenetlendim ve içine boşaldım. Akşamı o şekilde bitirmeye karar verdik, Burcu eve gecikip kocasını şüphelendirmek istemiyordu. Birlikte duş aldık. Burcu giyinip evine gitti, ama götü çok acıyor olmalıydı ki zor yürüyordu.
Karımla baş başa kalınca, “Aşkım, nasıl ikna ettin Burcu’yu?” dedim. Karım da anlattı. Burcu’nun kocası bu aralar yatakta zaten ilgisizmiş. Karım da benim yarrak hediye ettiğimi ve bana verdiği sözü anlatınca, Burcu hemen atlamış (Ben veririm kız kocana!) diye. Karım benim diğer istediğimi açıklayınca da (Tamam olur, seninle de sevişirim, farklı bir deneyim olur!) deyip kabul etmiş. Kolay olmuş yani. Elektrik kesilmesi olayını nasıl hallettiğini sorduğumda ise, en alt kattaki komşunun kızını ayarlamış, kıza mesaj atıp bina girişinden şalteri kapattırıp açtırarak halletmiş…
Ertesi gün kahvaltıda karım beklediğim gibi, “Ben sözümü tuttum aşkım!” demeye başladı. Yani sıra benim ona bir yarrak bulmama gelmişti. O gün iş yerinde hep bunu düşündüm, karımı altında izlemeye değer bir sikici bulmak istiyordum. Sosyal medyada epey bir araştırma yaptım. Sonunda, üniversite okumaya İzmir’e gelmiş sonra da buraya yerleşmiş, Abdul isminde Kenya’lı bir zenci profili buldum. Biraz inceledim profili. Benim gibi karısını veya sevgilisini paylaşmak, izlemek isteyen kişilerle videoları ve resimleri vardı. Bazı videolarda iki kişiydiler ve bir erotik içerik üreticisiyle grup videoları filan vardı. Videolarda gayet de güzel Türkçe konuşuyorlardı. Kafama yatmıştı, sosyal medyadan Abdul’e mesaj bırakıp beklemeye başladım…
Yaklaşık bir saat sonra Abdul karımın resimlerini istedi. Karımın birkaç tane çıplak resmini attım ve tam olarak ne istediğimi anlattım. Bir hafta sonra karımın doğum günüydü ve karıma inanılmaz bir doğum günü yaşatmak istiyordum. Aslında kendime de unutulmaz bir zevk yaşatmak istiyordum, çünkü karımı sikilirken izlemek karımı sikmekten daha tahrik ediciydi benim için. Bunun düşüncesi bile beni transa sokar olmuştu. Karımın evlillik yıldönümünde hediye ettiğim yarrağın altında zevkten bayılmak üzere olduğu halleri gözümün önünden gitmiyordu. Tabii karımı am yalarken izlemek te inanılmaz bir zevkti. Cumartesi günü için Abdul ile anlaştık, numarasını aldım…
Cumartesi geldiğinde Abdul’ü aradım, saat 17:00’de eve yakın bir cafede buluşmak için sözleştim. Saat yaklaşınca karım için sipariş verdiğim doğum günü pastasını almak için evden çıktım. Tabii çıkmadan karıma akşam çok güzel bir yere gideceğimizi, ona göre hazırlanmasını söyledim. Amaç karımı dışarı çıkarmak değildi tabii, hem sürprizi bozmamak, hem de sanki sürprizden haberi varmışçasına hazırlanmasını sağlamaktı.
Pastaneye uğrayıp sipariş verdiğim pastayı aldım. Saat 17:00’de de cafedeydim. Ama Abdul cafede yoktu. Tam içimden (Yattı bizim sürpriz!) diye düşündüğüm anda Abdul kapıda göründü. El salladım, beni gördü, ama yanında videolarda da gördüğüm diğer arkadaşı da vardı, oysa ben sadece Abdul’ü çağırmıştım. Yanıma gelip selam verdiklerinde, Abdul’e, “Arkadaşınla gelmişsin?” dedim. Abdul de, “Evet, Bashir’i de getirdim. Sen bana yazarken videolardan çok etkilendiğini, aynısını istediğini söyledin, biz tek videolar olsa bile her videoda aslında ikimiz de oradayız, sadece bazen partnerlerimiz teker teker sikilmek istiyor ve videoların bazı kesitlerinde tek oluyoruz!” dedi.
Benim tereddüte düştüğümü görünce, “Merak etme, karını çok güzel sikeceğiz!” dedi. Bu son cümle benim fitilini ateşlemisti. Aslında tereddüt ettiğim konu karımın ikisiyle baş edemeyeceği düşüncesiydi. Abdul pat diye (Karını çok güzel sikeceğiz!) deyince tüm tereddütlerim uçup gitmişti. Biraz oturduk, birer kahve içtik ve eve gitmek için kalktık. Karımı arayıp hazır olup olmadığını sordum. Karım, “Hazırım kocacığım!” deyince, “Güzel, birkaç dakikaya evde olurum!” deyip kapattım. Yandaki marketten de bir şişe viski aldım ve evin yolunu tuttuk…
Anahtarla kapıyı açıp içeri girdim. Karım ortalıkta yoktu. Abdul ve Bashir’e sessiz olmalarını işaret edip onlar salonda otururken ben önce mutfağa gidip doğum günü pastasını ve viskiyi bıraktım, sonra yatak odamıza gittim. Karım son olarak makyajını tamamlamış, aynada kendine, elbisesine ve makyajına bakıyordu. “Geldiğini duymadım aşkım!” deyip öptü beni. Karımı baştan aşağı süzdüm, süper mini daracık siyah bir elbise, siyah jartiyer çoraplar, kırmızı ojeleri ve hafif makyajıyla tam bir orospu olmuştu.
Karımı elinden tutup salona götürdüm. Karım koltuklarda oturan uzun boylu sırım gibi vücutlu iki zenciyi görünce kısa bir şok yaşadı ve “Ne oluyor?” diyerek bana baktı. Ben de, “Doğum günü hediyen aşkım, seni bu gece yarrağa doyuracaklar!” dedim. Karımın yüzünde şeytani bir gülümseme belirdi ve “Ayy aşkımmmm, teşekkür ederim, ben seni hak edecek ne yaptım?” deyip dudağımdan öptü. Çok heyecanlıydı, adeta yerinde duramıyordu. “Başlayabilir miyim?” diye sorduğunda, “Ne duruyorsun hayatım, iki tane zenci yarrağı seni bekliyor!” dedim.
Karım adeta fırladı zencilere doğru. Hemen önlerine diz çöküp bir çırpıda kemerlerini çözüp pantolonlarını boxerleleriyle birlikte dizlerine sıyırdı. Yarı kalkık yarraklara yumuldu. Bir birini, bir diğerini yalıyor, taşaklarına dil atıyor, yarrağı boğazına kadar sokuyor, köküne kadar ağzına almaya çalışıyordu. Ama ne mümkün. Karımın ağzında ıslanmış parlayan simsiyah yarraklar kalktıkça daha da heybetli duruyordu…
Benim aklıma gelmemişti, ama karım, “Kameramızı getirsene aşkım!” dedi. Bir koşu kamerayı ve Tripodu alıp geldim, kurup çekime başlattım. Karım birkaç dakika daha ikisine de sakso çekip, “Biriniz siksin beni artık!” dedi ve ayakta domaldı. Abdul karımın arkasına geçip beline toplanmış eteğinden kabak gibi ortaya çıkmış olan götünün yanaklarına birer şaplak attı. Karımın göt deliğini ikiye bölmüş gibi görünen incecik siyah tangasını kenara çekip dev yarrağını amına dayadı. Karım, “Yavaşşş!” dese de yüklenip yarısına kadar geçirdi.
O anda Bashir karımı saçlarından tutmuş gırtlağına kadar zorluyordu keser sapı gibi yarrağını. O yüzden karımın attığı çığlık boğuk çıkmıştı. Abdul yarrağını kafasına kadar çekip tekrar yüklenince bir kez daha tekrarlandı o boğuk çığlık. Ama karım henüz yarrağı tamamen alamamıştı. Ağzındaki Bashir’in yarrağını çıkarıp, bana, “Aşkım bu nasıl bir yarrak, dibime dayandı!” dedi. Ben de, “Keyfini çıkar aşkım, herzaman bulunmaz böyle bir yarrak!” dedim. Gerçekten de inanılmaz bir manzaraydı, yarrağın neredeyse beş santimi dışardaydı.
Abdul önce birkaç yavaş gitgelin ardından hızlandı, karımın dibini tokmak gibi döve döve sikmeye başladı. Ben izlerken zevkten kuduruyordum, yarrağım artık pantolonumun içinde rahatsızlık vermeye başlamıştı. Hemen pantolonumu ve boxerimi çıkarıp attım. Karım inleye inleye, saçlarını savura savura sikişmeye başlamış, adeta yarrağın hepsini almak istercesine kendini geriye atıyor, Abdul’ün ritmine ayak uyduruyordu…
Abdul karımı yaklaşık on dakika bu pozisyonda sikip orgazm ettikten sonra çekildi ve sırayı Bashir’e devretti. Yarrağı daha kalın olan Bashir de bu sefer karımı koltuğa sırt üstü yatırıp bacaklarını omzuna aldı ve bekletmeden amına kökledi. Karım çığlık atarak sıçradı, ama vıcık vıcık olmuş amı yarrağın hepsini alamasa da dibine dayanan kısmını daha kolay almıştı.
Bashir sikmeye başladığında karım aldığı zevkten haykırıyor, çırpınıyor, gözleri kayıyordu. Abdul de karımın baş ucuna gelip yarrağını karımın ağzına vermişti. Karım ağzında bir zenci yarrağı, amında bir zenci yarrağı, resmen transa geçmiş bir halde sikişiyordu. Biraz sonra karım Abdul’ün yarrağını ağzından çıkarıp, Bashir’e, “Dur!” dedi ve Bashir’in yarrağını amından çıkardı.
Bana, “Aşkım teşekkür ederim, böyle yarrak mı olur, böyle zevk mi olur?” deyip kalktı. Bashir’i koltuğa oturttu ve hemen kucağına çıkıp yarrağı amına aldı ve zıplamaya başladı. Tabii yine bazen elinde bazen ağzında Abdul’ün yarrağı vardı. Beş dakika kadar zıpladıktan sonra gözleri kaydı, bayılacak gibi oldu, orgazm oluyordu. Titremeleri o kadar uzun sürdü ki, bu arada altındaki Bashir de, “Geliyorum!” dedi. Karım korunuyordu zaten, “İçime boşal, dölle beni!” deyince Bashir de kasıla kasıla boşalmaya başladı…
Karım Bashir’in boşalması bitene kadar bekledi sonra kucağından indi. Ama daha koltuğa otur oturmaz bu sefer Abdul karımın bacaklarını omzuna alıp döl akan amına girdi ve kökleye kökleye sikmeye başladı. Karımın kısa bir süreliğine kesilen çığlıkları yeniden yükseldi. Karım kendinden hayli uzun zencinin altında zevkten çıldırıyor, deli gibi çığlık atarak sikiliyordu, ki yeniden orgazm olması uzun sürmedi. Abdul de fazla dayanamayıp yarrağını karımın amından çıkardı, göğüslerine doğru fışkırarak boşaldı ve karımın diğer yanına attı kendini…
Zevkten mayışmış karım bembeyaz teniyle kapkara iki koca yarraklı azman zencinin ortasında çok mutlu ve huzurluydu. Ayrıca göğüslerindeki ve amından halen süzülüp göt deliğine bulaşmış döllerle çok sexy görünüyordu. Ben de zaten yarrağım elimde her an patlayacak gibiydim, kalkıp karımın yanına yaklaştım ve ben de göğüslerine boşaldım…
Karım biraz dinlendikten sonra duş almak için kalkıp banyoya gidince, Abdul, “Abi karını iyi siktik mi, yeter mi, gidelim mi?” diye sordu. Ben de, “Ne gitmesi, sabaha kadar sikin, karım yeter diyene kadar devam!” dediğimde gözleri parladı, sevmişlerdi karımı.
Duşunu alıp havluya sarınarak banyodan gelen karımdan sonra sikicileri girdi banyoya. Karım direkt kucağıma oturup öptü beni ve “Doğum günü hediyem için teşekkür ederim aşkım. Hepsini kaydettin değil mi, Burcu’ya izleteceğim!” dedi. “Evet, her ayrıntıyı kaydettim. İstersen Burcu’yu da çağır, onu da siksinler!” dedim. Ama karım, “Burcu bu akşam gelemez aşkım, misafirleri var!” dedi.
Karım kucağımda benimle öpüşürken sikicileri de duş alıp geldiler ve karşı koltuklara oturdular. Karımı kucağımdan indirip götüne bir tokat attım ve “Hadi aşkım, sikicilerini yatak odamıza götür!” dedim. Gözleri parlayan karım, “Yeniden mi siktireceksin beni?” dedi. “Evet aşkım, bu iki azman sabaha kadar emrinde, hem daha tost olmadın!” dedim. Karım tekrar sarıldı bana, öptü, teşekkür üstüne teşekkür ederek gitti, zencileri alıp yatak odamıza götürdü. Ben de kamerayı ve Tripodu alıp peşlerinden gittim.
Ben kamerayı ayarlayıp Tripoda sabitlerken yatakta karım iki zencinin arasına geçti, iki elindeki kalın yarrakları sıvazlamaya başladı. Vücudunun her yerinde zencilerin yaba gibi elleri dolaşıyor, kalın dudakları, uzun dilleri karımın vücudunu tekrar keşfediyordu. Ben de bu erotik oynaşmaları izleyip karımın mutluluğuyla mutlu oluyordum…
Yarım saat kadar seviştiler, öpüştüler, elleşip oynaştılar. Sonra karım, “Hadi tost yapın beni!” dedi, anlaşılan artık sabredemiyordu. Ellerinden hiç bırakmadığı iki kol gibi yarrak kalkmış, çelik gibi sertleşmişti. Önce yarrakları kıtlıktan çıkmış gibi yaladı, tükürüğüyle ıslatıp vıcık vıcık etti. Sonra bana doğru domaldı ve emredercesine, “Aşkım, hazırla beni sikicilerime!” dedi. Ben de yanaşıp yumuldum karımın amına götüne. Amı hemen vıcık vıcık oldu, ama göt deliğini alacağı kalın yarraklara alıştırmak için uzun uzun yaladım, dilimle siktim resmen…
Artık karımın tost olup sikilme zamanı gelmişti. Karım, “Ayakta sikin beni!” diyerek kalktı ve onları da kaldırdı. Karım Bashir’in boynuna sarılıp kucağına çıktı, Bashir de karımı götünün yanaklarından tutarak iyice yukarı kaldırdı. Tam Bashir yarrağını karımın am dudaklarına dokundurmuştu ki, Karım, “Dur, kocam kendi eliyle soksun!” dedi. Ben sanki bunu bekliyormuşum gibi hemen fırladım ve Bashir’in yarrağını tutup karımın sikilmekten folloş olmuş sulu amına nişanladım. Bashir karımı yavaşça aşağıya doğru bıraktı.
Yarrağı amının dibine dayanınca, karım, “Ohhh, doldu içim!” diye inledi. Sonra da, “Şimdi Abdul’ün yarrağını da götüme sok aşkım, ama önce Bebe yağıyla güzelce yağla!” dedi. Çekmeceden Bebe yağını aldım ve Abdul’ün yarrağını yağlayıp karımın göt deliğine nişanladım. Abdul yavaş yavaş zorlamaya başladı. Yarrağının kafası girdi deliğe, ama ben halen bırakmıyordum elimdeki kalın yarrağı. İnanılmaz bir heyecandı, karıma kendi elimle yarrak sokuyordum. Abdul biraz daha ittirince ben artık yarrağını bıraktım. Abdul bir kez daha yüklenince karım öyle bir çığlık attı ki, kulaklarım sağır oldu sandım…
Bashir karımın amında sabit duruyor, Abdul yavaş yavaş karımın götüne gidip geliyor, her sokuşunda biraz daha gömüyordu. Bir iki dakika içinde iki deliği de tamamen dolan karım, “Hadi sikin artık!” dedi, ama acıdan da gözleri dolmuş, ağlayacak duruma gelmişti. Adamlar sikmeye başlayınca işte o an başladı asıl zevk. Biri köklerken diğeri kafasına kadar çekiyor, o köklerken öteki kafasına kadar çekiyordu. Aynı anda amı götü inanılmaz bir hırsla sikiliyordu güzeller güzeli karımın…
Biraz ayakta sikişip yatağa geçtiler. Karımın memelerini dudaklarını öpüp emdiler bir süre. Sonra Abdul alta yattı, karım üstüne çıkıp amına aldı, Bashir de karımın götüne girip yeniden tost yaptılar. Adamlar yorulmak, dur durak nedir bilmeden köklüyorlardı karımın amına ve götüne. Karım iki kere orgazm olmuştu, “Lütfen boşalın artık, yada ara verin, mahvettiniz beni!” diye yalvarınca Bashir kasılıp karımın götüne boşalmaya başladı. Hemen ardından Abdul de amına boşaldı. Karımın döllü amını ve götünü bir iki dakika daha sikip yatağa yığıldılar.
Benim halen yarrağımı sıvazladığımı gören karım, “Gel aşkım!” deyip yanına çağırdı ve sakso çekerek beni de boşalttı. Biraz dinlenip birlikte duşa girdiler. Yıkanıp geri geldiklerinde, karım, “Aşkım ben bu gece bu ikisinin arasında yatacağım. Sen de salonda uyursun artık, sabah görüşürüz!” dedi. Orospu karım kibarca beni yatak odamızdan kovmuştu. Biraz bozulsam da kızmaya hakkım yoktu, sonuçta karıma ben bulmuştum bu yarrakları. “İyi geceler size!” deyip odadan çıktım.
Sigara içmeye mutfağa gittiğimde aklıma geldi, sikiş yüzünden doğum günü pastasını kesmeyi ve viskiyi açmayı bile unutmuştuk. Neyse, artık pastayı da yarın keseriz diye düşündüm. Viskiyi açıp iki duble içtim. O iki duble viski bile kafamı döndürmeye yetti. Salona gidip üçlü koltuğa uzandım. Yatak odamızdan salona kadar duyulan karımın inlemelerini dinlerken uyumuşum…
Deliksiz bir uykudan sonra sabah uyandığımda saat 10 olmuştu. Neyse ki pazar günü olduğu için işe gitmem gerekmiyordu. Yatak odamızdan hiç ses gelmiyordu. Hemen kalkıp yatak odamıza gittim. Zenciler yoktu, gitmişlerdi galiba. Ama karımla Burcu’yu çırılçıplak halde birbirlerine sarılmış olarak uyuyor görünce şaşırdım!
Sırayla birer öpücük kondurup uyandırdım. Karıma, “Aşkım, gece seni bu yakta iki zencinin koyununda bıraktım, sabah ise Burcu’nun koynunda buldum. Nasıl oldu bu iş?” diye sorduğumda anlattılar. Burcu meğer dün akşam ben zencileri eve getirirken görmüş ve anlamış meseleyi, ama evde misafirleri olduğu için gelememiş. Kocası bu sabah erkenden balığa gidince de hemen karıma mesaj atmış, (Geliyorum, aç kapıyı orospu!) diye. Karım da Burcu’yu eve alıp yatak odamıza götürmüş. Zenciler Burcu’yu da siktikten sonra işleri olduğunu söyleyerek gitmişler.
Merak etmiştim, Burcu’ya, “Bir bakayım orospu, götünden de siktiler mi?” deyip iki elimle götünün yanaklarını ayırdığımda göt deliği kendiliğinden kocaman açıldı ve içinden döller süzülmeye başladı. Bu tahrik edici manzaraya fazla dayanamadım ve Burcu’yu karımın üzerine domaltıp genişlemiş ve içi zenci dölleriyle dolu götünden bir posta da ben siktim.
O gün Burcu’nun kocası akşam balıktan gelene kadar üçlü sevişip sikiştik. Karımın doğum günü pastasını bile yatakta kesip yedik 🙂