Selamlar, ben İpek, 26 yaşındayım. Boyum 1.60, dolgun göğüslerim ve popom, kumral bir tenim var. Biraz kaşar ruhlu bir kızım, yakın çevrem hep bende şeytan tüyü olduğunu söyler. Mimiklerimle sanırım biraz fazla libidolu ve azgın bir izlenim uyandırıyorum. Çünkü iş yerinde evli bekar herkes memelerimi kesmek için etrafımda dolaşıyor. Bu da benim hoşuma gidiyor ve onları daha da azdırmak için biraz açık giyiniyorum. Yine de iş yerinden biriyle birlikte olmuyorum. Çünkü eminim ki birine versem, erkekler kendi aralarında konuşacak ve herkes beni kolay sikilecek biri olarak görecekti.
Tüm bunlara rağmen arada sırada bir gecelik sevgililerim oluyor ve cinsel hayatımı aktif tutuyordum. Gel gelelim hikayemin başlangıç noktasına. Evden işe, işten eve giderken durak evime çok yakın olduğu için halk otobüsüne binmeyi tercih ediyordum. Küçük bir mahalle olduğundan güzergahta tek bir otobüs hattı vardı. Tek hat ve küçük bir mahalle olunca şöförler ve yolcular hep tanıdık yüzler oluyordu genelde.
Bir gün yine işten çıkmış otobüse binmiştim, o hatta çalışan sevimli bir şöför amca otobüsü kullanıyordu. Dikkatimi çekti, aynadan ilginç bir şekilde beni kesip duruyordu. Ben son duraklardan birinde indiğim için inerken otobüs çoğu zaman boşalmış oluyordu. Yine ineceğim durağa yaklaşmıştık ki, şöför amca beni yanına çağırdı. Herhalde bir şey soracak dedim ve yanına gidip, “Efendim amca?” dedim. Amca hemen konuya girip, “Kızım yanlış anlama da, evli misin?” dedi.
Böyle bir soru beklemiyordum. “Yok amca, neden sordun?” dedim. “Benim bir oğlum var, sen yaşlarda. Bir türlü evlendirecek birini bulamadık. Seni ne zamandır görüyorum, işinde gücünde, güzel bir kızsın, iyi birine benziyorsun…” dedi. Bir an şok olmuştum, “Yani ne demek istiyorsun amca?” dedim. “Hani benim oğlanla bir görüşüp konuşsanız diyorum, belki birbirinizi beğenirsiniz ve hayırlı bir şeye vesile olur bu görüşme!” dedi. Amcanın bu dediğini çağ dışı bulsam da, o an geçiştirecek bir şey bulamadım ve amcaya numaramı verip indim.
Gece, tam uyuyacakken telefonuma bir mesaj geldi. Yabancı bir numaraydı ve sanırım şöför amcanın oğlu yazmıştı. Çocuğun tipini merak ettim, mesaja girip hemen profil fotosuna baktım. Çocuk gerçekten benim yaşlardaydı ve çekici, serseri bir tipi vardı. Mesaja cevap verdim ve sohbet etmeye başladık. Çocuk biraz mahçup olmuştu, babasının ısrarı nedeniyle yazdığını söyledi.
Ben de ne kadar böyle emrivaki şeylerden hoşlanmasam da çocuktan etkilenmiştim. İsmi Emre imiş, benden bir yaş küçük, 25 yaşında, 1.80 boyunda, esmer, fit biriydi. Tabii tanıştıktan sonra sosyal medyadan da takipleştik. Sanırım Emre de benden etkilenmiş olacak ki, özellikle sexy fotolarımı beğenmişti. Ben de sürekli onun profiline giriyordum. Oldukça piç bir çocuğa benziyordu, ama farklı bir aurası vardı ve ben de genelde böyle tiplerden hoşlanıyordum…
Ertesi gün iş çıkışına yakın Emre buluşmak istediğini yazdı, ben de kabul ettim. İş çıkışı beni almasını bekledim. Az sonra spor bir araba gelip durdu önümde. Asfalta yapışık, camları zindan gibi full siyah, tam bir piç arabasıydı. Camı açıp, “Merhaba İpek, gel!” dedi. Araba o kadar alçaktaydı ki, eğilip içindeki Emre mi diye bakarken resmen göğüslerimi sergilemiştim. Emre olduğunu görünce bindim. Emre hemen bana iltifatlar etmeye, “Sosyal medyadaki resimlerinden daha güzelsin!” demeye başlamıştı.
Bir kafeye gidip oturduk. Kahvelerimizi içerken bir yandan sohbet ediyor, bir yandan da iyice samimileşiyorduk. Emre tam da tahmin ettiğim gibi, oldukça eğlenceli ve piç bir çocuktu. Kısacası beni etkilemeyi başarmıştı. Birkaç saat oturduktan sonra beni evime bıraktı. Isınmıştım Emre’ye. Aradan birkaç gün geçince biz artık canım cicim kısmına geçmiştik ve nerdeyse sevgili olmuştuk. El ele tutuşuyorduk, beni öpüyordu…
Ben yine bir iş dönüşünde otobüse bindiğimde Emre’nin babası kullanıyordu otobüsü. Yanına gidip selam verdim. Bana, “Nasıl gidiyor aranız gelin kızım, bizim hayta seni üzmüyor değil mi? Aman deyim, yanlışı olursa haberim olsun!” dedi ve sohbete başladık. Bu sırada ufaktan tanıştık, amcanın adı Ramazan idi. Biraz sohbetin ardından ineceğim durakta inip eve vardım…
Emre ile ilişkimiz ilerlerken, henüz sikişmesek de, dokunuşlarımız artık cinselleşmeye başlamış ve ikimiz de iyiden iyiye kıvama gelmiştik. Ben pek öyle amımı saklayan biri değildim ve sikişmeye istekliydim. Artık Emre bacaklarımı elliyor, vedalaşırken dudaktan öpüşüyorduk.
Bir hafta sonu Emre beni arayıp, “Bizim bağ evi var, orda birşeyler içip takılalım mı?” dedi. Bu direkt sikişme sinyaliydi ve ben de buna göre sexy hazırlanıp indim aşağıya. Sikişeceğimizi bildiğim için korunmaya da başlamıştım. Emre arabasıyla beni alıp bağ evine doğru sürmeye başlamış, bir yandan da, “Ne güzel olmuşsun sen yavrum böyle!” gibi şeyler söylüyordu. Bağ evine vardık, biraz şehrin dışında, büyük bahçeli, ferah bir yerdi. Çardağın altındaki masaya birlikte bir sofra hazırlayıp içmeye başladık. İçtikçe Emre artık kendini tutamayıp beni ellemeye başlamıştı. Elleri bacaklarımda geziyordu. Ben de karşılık verip dudaklarına yumuldum. Öpüşüyorduk ve Emre’nin eli de artık külotumun içindeydi, amımı okşuyordu…
Bağ evinin etrafı ağaçlarla çevriliydi ve pek gören olmazdı ama yine de içeri geçtik. Emre’yi yatağa oturttum, önüne diz çöktüm ve kemerini çözdüm, pantolonunu indirdim. Siki çoktan kalkmıştı, boxerını da indirince birden fırladı siki. Hemen yalamaya başladım. Emre kendinden geçmiş, saçlarımı okşayıp sikine bastırıyor, “Ohh, ohhhhh! Çok iyisin bebeğim, yala!” diyordu. Bir süre yaladıktan sonra ayağa kalktım ve soyunmaya başladım. En son sutyenimi çıkardığımda, Emre, “Off, bu memeler için ölürüm lan ben!” deyip memelerime saldırdı, sıkıp sıkıp emmeye başladı. Piç Emre gerçekten işini biliyordu. Pek kendime yediremesem de çok kızı sikmişliği vardı diye tahmin ediyordum. Çünkü çok tecrübeliydi ve bu tipiyle istediği kızı da yatağa atıyordu muhtemelen.
Bir süre memelerimi yaladıktan sonra beni yatağa yatırdı ve üzerime geldi. Amım zaten sırılsıklamdı, sikini yerleştirdiği gibi içime girdi. Sert sert siktikçe memelerim sallanıyordu. Emre sanki orospu sikiyor gibi davranmaya başlamıştı. “Şöyle geç! Böyle yap!” diye emirler veriyor, sikerken göğüslerimi tokatlıyor, boğazımı sıkıyordu. İlk defa böyle sikiliyordum, beni sikerken bir erkek ilk defa böyle rahat davranıyordu. Ardından beni domalttı ve amıma geçirdi, dolgun popoma şap şap kasıkları vura vura sikmeye devam etti amımı. Piç gerçekten işini biliyor, beni orgazmdan orgazma ulaştırıyordu.
Yaklaşık 20 dakika siktikten sonra, “Geliyorum!” dedi. Zaten korunduğumdan, “İçime gelebilirsin aşkım!” dedim. Ama bir hışımla içimden çıktığı gibi sikini ağzıma sokup boşalmaya başlamıştı. Bu sırada saçımdan tutup bastırıyor, “Ohhhh, ohh!” diye sesler çıkarıyordu. Tabii bu arada döllerini yutmak zorunda kalıyordum. Boşalması bitince, ona, “Neden içime boşalmadın?” dedim. O da, “Keyfim öyle istedi!” diye tersledi. O an önemsemeyip ağzımı yıkayıp geldim.
Emre’nin yanına oturdum. Emre sigarasını içiyor ve halen çıplak oturuyordu. Siki inmişti. Tam içmek için birşeyler almaya kalkacağımda, “Dur şimdi, yala uyandır şunu!” diye emir vererek saçımdan tuttu. İnik sikini ağzına alıp bir süre yalayınca yine eski kalkık haline gelmişti. Emre saçımdan tutup hayvan gibi boğazıma kadar bastırıyordu ve artık öğürerek sakso çekiyordum. Bu kadar sert olmasına anlam veremiyordum, ama hoşuma gitmiyor da değildi o anlık.
Tam kıvama geldikten sonra yine beni misyoner pozisyonda delicesine sikmeye başlamıştı. Üzerimde adeta vahşi bir hayvan var gibiydi, hem hızlıydı, hem de her yerimi öpüp yalıyordu. Bir süre sonra içimden çıkıp yatağa uzandı ve “Gel kucağıma!” dedi. Hemen kucağına çıkıp sikini amıma yerleştirip zıplamaya başladım. Dolgun popom şap şap kasıklarına çarpıyordu. Emre de iki eliyle götümü kavramış, “Hadi yavrum daha hızlı, daha hızlı!” diyordu. Bir süre sonra, “Bak bebeğim, şimdi nasıl sikişiliyor gör!” dedi ve halen kucağındayken saçlarımı çekip alttan darbeli matkap gibi sikmeye başladı. Sonra birden durup iki eliyle göt yanaklarımı kavrayıp dudaklarıma yumuldu. Siki de amımın içinde damar gibi atıyor, içime boşalıyordu…
Boşalması bittiği halde sikini amımdan çıkarmamış, sikmeye devam ediyordu, yavaş bir şekilde. Siktikçe amımın içinden döller sızmaya başlamıştı. Emre’nin siki tıpa gibi amımı kapattığı için çok sızmıyordu tabii. Biraz bu halde git gel yaptıktan sonra içimden çıktı. Sikini çıkarır çıkarmaz sanki şampanya tıpası çıkmış gibi amımın içinden döller serbestçe aktı. Gerçekten uzun süre sonra iyi bir seks yaşamıştım. Vakit geç olmuştu, temizlendikten sonra Emre beni evime bıraktı.
Ertesi gün ben mutlu bir şekilde işe gittim, ancak dünkü o güzel sikişin ardından Emre hiç mesaj yazmamıştı. İş çıkışı onu aradım ve “Buluşalım mı?” diye sordum. Emre işinin olduğunu söyledi. Aslında öyle yoğun biri değildir, beni sikip kenara attı gibi hisse kapılmıştım biraz.
Daha sonraki gün akşam iş çıkışı beni bekliyordu arabasıyla, hiç beklemiyordum. Arabaya biner binmez dudaklarıma yapıştı. “Napıyorsun, bir gören olacak!” deyip ittim. “Kızım korkma, bu camlardan kim görecek?” deyip devam etti. Arabayla dolaşmaya başladık. Emre yine sanki orospusuymuşum gibi davranıyor, araç sürerken amımı ve memelerimi elliyordu.
Tenha bir yerlere çekti arabayı. Kontağı kapatır kapatmaz, “Hadi yala şunu!” dedi. Sikini çıkarmış ve elimi sikine koymuştu. Hemen yalamaya başladım. Emre yine rahat durmuyor, kafamı sikine bastırıyordu. Bir süre sonra, “Arkaya geç, sikeceğim seni!” dedi. Ağzımdaki salyaları silip arkaya geçtim, ilk defa arabada sikişecektim ve kalbim yerinden fırlayacak gibiydi. Pantolonumu ve külodumu tamamen çıkardı ve amımı tükürükledi. Arabanın arkası dar olduğu için iki büklüm olmuştuk. Bacaklarımı omzuna alıp amıma girdi.
Altında ikiye katlanmıştım nerdeyse. Sert sert amıma girip çıktıkça artık belimin acısından, “Ahhhh!” diye delicesine inliyordum. Terden sırılsıklam olmuştum ki, Emre sikini amımdan çıkardığı gibi suratımı nişan alıp boşalmaya başladı. Adeta yaylım ateşi gibi fışkırdı dölleri, her yerim döl olmuştu. “Hayvan herif üstümü batırdın!” diye kızsam da peçete yardımıyla temizlendim. Bir sigara içtikten sonra beni evime bıraktı.
Günler geçtikçe artık Emre iyiden iyiye umursamazlık boyutuna evrimleşmişti. Beni adeta bir seks oyuncağı gibi kullanıyor, istediği gibi sikiyor, ama haber vermeden bir iki gün ortadan kayboluyor, arayıp sormuyordu. Beni aldattığından bile şüphelenmeye başlamıştım.
Bir gün Emre’yle yine bağ evine gidip takılmaya karar vermiştik. Takılmaktan kasıt tabii ki sikişecektik. İlişkimize biraz heyecan katmak amaıyla içime sexy iç çamaşırları giymiştim. Çardakta birer bira içtikten sonra sikişmeye içeri geçtik. Sexy iç çamaşırlarım Emre’yi fena azdırmıştı ve hiç olmadığı kadar sertçe sikiyordu. İlk postayı attı ve biraz dinlenip ikinci postaya geçtik. Emre beni domaltmış sikerken yatağın karşısındaki aynadan kapıya bakmamla bir saniyeliğine sanki bir karaltı gördüm gibi geldi. Ama bağ evinde bizden başka biri yoktu tabii ki. Belki göz yanılmasıdır diye ses çıkarmadım ve sikilmenin zevkine devam ettim…
Emre bir hışımla beni çevirip misyoner pozisyona geçirip amıma girmesiyle kapıya tekrar baktım ve şok oldum. Emre’nin babası Ramazan amca kapının kenarına pusmuş, pantolonun üzerinden sikini sıvazlayarak bizi izliyordu. Öyle bir utandım ki anlatamam. Durumu Emre’ye söylemek geldi içimden, anca niye bilmiyorum o an dilim tutuldu. Sadece çarşafla biraz oramı buramı kapatmaya çalışıyordum, ama nafile tabii, Emre öyle sert sikiyordu ki, her yerim yine açılıyordu…
Misyoner pozisyonunda biraz siktikten sonra Emre beni tekrar domaltınca kapı görüş açımdan çıkmıştı. Herhalde Ramazan amca daha izlemiyordur, yanlışlıkla gelmiştir ve çoktan gitmiştir diye düşündüm. Emre beni domaltır domaltmaz sikini göt deliğime dayayıp başını soktu. Hiç beklemiyordum ve delicesine bir çığlık attım. “Emre napıyorsun, ordan olmaz!” desem de, “Sus bebeğim, bu göt sikilmez mi?” diyerek götümün yanağına sertçe bir şaplak attı. Bir yandan tükürüklüyor, bir yandan milim milim götüme giriyordu. Çok acı çekiyordum ve delicesine bağırıyordum.
Sonunda hepsini sokup içimde biraz bekledi. Götüm biraz alışınca da sertçe sikmeye başladı. Acıdan artık çarşafı yırtacak derecedeydim ve o anda Ramazan amcanın bizi halen izleyip izlemediği hiç umrumda değildi. Emre bir süre siktikten sonra götümün içine boşalıp kenara yığıldı. Tabii ben de yığıldım kaldım. Kapıya baktım, kimse yoktu, biraz da olsa rahatlamıştım.
Emre bir sigara içtikten sonra lavaboya temizlenmeye gidince Emre’nin telefonuna gözüm ilişti. Beni aldattığı konusundaki şüphelerim gerçek mi acaba diye telefonunu kurcaladım. Mesajlarına girer girmez bir kızla yazışmalarını gördüm. Canımlı, cicimli, aşkımlı konuşmalar, kızdan bir sürü çıplak fotolar vardı. Emre gelir gelmez telefonunu gösterip hesap sordum. Şiddetli bir tartışmadan sonra üzerimi giydim ve hızlıca bağ evini terk edip taksiyle eve döndüm. Emre birkaç defa aradı, açmadım. Sonra mesaj attı. “Gördüğün gibi değil!” dese de, beni sikip sikip başka kızlarla da ilişkisi olduğu apaçık ortadaydı.
Birkaç gün sonra Emre iletişimi tamamen kesti. İş çıkışında bakıyordum acaba gelir mi diye, ama gelmiyordu da. Kendimi kullanılmış hissettim ve içimi bir intikam hırsı sardı.
Bir gün yine işten otobüsle dönerken Emre’nin babası Ramazan amca kullanıyordu otobüsü. Ramazan amcayla denk gelince tabii çok utandım, sonuçta beni Emre’yle sikişirken görmüştü…
İneceğim durağa yakınken, Ramazan amca seslendi ve “Gelin kızım işin yoksa biraz konuşabilir miyiz, bu son seferim zaten!” dedi. “Tamam!” dedim ve son durağa kadar gittik. Son yolcular da inince, Ramazan amca, “Aç mısın kızım, lokantada birşeyler yeyip içelim mi konuşurken?” diye sordu. Ben de, “Sabahtan akşama kadar zaten kapalı mekanda çalışıyorum ve ruhum daralıyor. Senin bağ evine gitsek ya?” dedim. “Olur tabii!” deyip lokantadan yiyecek birşeyler paket yaptırıp bağ evine sürdü otobüsü.
Bağ evinin çardağına oturduk, yemeğimizi yedik. Dolaptan soğuk bira getirdi. Biraları içerken havadan sudan konuşmaya başladık. Ramazan amca ilginç bir şekilde memelerimi ve bacaklarımı süzüyordu. Sanırım beni Emre’yle sikişirken gördüğünden artık bana farklı bir gözle bakıyordu. Benim fıldır fıldır elbisem mecburen frikik veriyor, Ramazan amca da bakmaktan çekinmiyordu.
Havadan sudan biraz sohbetin ardından Ramazan amca asıl konuya girip, “Kızım herhalde bizim oğlanla aranız bozuk, sana bir yanlış mı yaptı, kulağını çekeyim ben!” dedi. Ben de Emre’nin beni aldattığını ve genel olarak ilgisiz ve umursamaz olduğundan bahsettim. Ramazan amca, “Vay eşşoğuleşşek! Bizim sıpa hep böyleydi, bir düzene girmedi piç kurusu! Ben onun kulağını çekerim kızım!” dedi sinirle.
Ancak ben Emre’yle barışmayı düşünmüyordum, kafamda sadece intikam almak vardı. Ramazan amca tekrar konuya girip, “Senin gibi güzel, alımlı, çekici bir kızın nasıl kıymetini bilmez? Ah ben genç olacaktım ki, senin gibi bir kızı asla üzmez, kaçırmazdım!” dedi. O an kendimi Ramazan amcaya siktirip içimdeki intikam ateşini söndürmeyi düşündüm. “Keşke Ramazan amca, keşke Emre de senin gibi biri olsa, bunu ben de çok isterdim!” diye cilve yaptım.
Ramazan amca, “Şimdi genç olmak vardı, ahh, ahh!” diye içlendi. Ben de, “Genç olmana gerek var mı, geçen gün bizi izlerken şeyin kalkmadı mı?” dedim. Ramazan amca şoku atlatınca, kekeleyerek, “Kızım… valla ben… öyle denk geldi, görmüş bulundum… kusura bakma!” dedi. Ben de, “Demek ki illa genç olmana gerek yokmuş şeyinin kalkması için, değil mi?” deyip gülümsedim. Ramazan amca, “Kızım neler söylüyorsun? Bak böyle konuşmaya devam edersen niyetimi bozacağım!” dedi. “Ne olacakmış niyetini bozunca?” diyerek elimi önüne attım, pantolonun üstünden sikini avuçladım. Siki çoktan kalkmıştı bile. Ramazan amca, “Kızım bak dönüşü olmaz bunun!” diyerek pis bir bakış attı. “Olmasın zaten, canın çekmiyor mu beni? Yarım saattir gözlerinle siktin bitirdin beni zaten!” dedim.
Ramazan amca birden galeyana geldi ve “Ne yarım saati, seni ilk gördüğümden beri sikmek istiyorum!” dedi ve sandalyesinden kalkıp memelerimi avuçlayıp okşamaya başladı. Halen çardaktaydık, ama etraftaki ağaçlardan dolayı kimse göremezdi. Kemerini çözdüm, pantolonunu indirip boxerinden sikini çıkardım. Emre’nin sikine göre uzun bir siki vardı. Bir süre saksonun ardından çardaktaki ahşap masaya domaldım ve eteğimi belime topladım, tanga külodumu da sıyırıp ‘Gel!’ diye işaret yaptım.
Ramazan amca, “Kaç gündür bunun hayaliyle yatıp kalkıyorum!” diyerek arkama çömelip götümü öpüp koklamaya başlamıştı. Götümün yanaklarını iki eliyle ayırıp, hem amımı hem göt deliğimi yalıyordu. Beni yalayarak bir kez orgazm ettikten sonra doğruldu ve sikini amıma yerleştirdi. İki eliyle göt yanaklarımı kavrıyor, bir yandan da, “Ohh, ohhh!” diyerek amımda git gel yapıyordu. Ben yaşından dolayı çabuk boşalır diye düşünmüştüm, ama nerdeyse yarım saate yakın sikip iki kez daha orgazm etti beni. Sonra birden içimden çıkıp belime doğru boşaldı. Arkamdan çekildiğinde eteğimi salıp tangamı düzelttim. Ramazan amca çok mutlu olmuştu, “Kızım beni gençliğime döndürdün, sen neymişsin böyle!” diyerek nefes nefese konuşuyordu. Ben de mutluydum, Emre’ye karşı içimdeki intikam ateşini söndürmüştüm. Fazla oyalanmadan ordan ayrıldık, beni evimin olduğu durağa bırakıp gitti.
Ertesi günlerde her zamanki gibi otobüsle gitsem de Ramazan amcaya denk gelmedim, ta ki bir hafta sonu cuma paydosuna kadar. Dikiz aynasından beni kesiyordu. İkimiz de konuşmasak da o gün ineceğim yerde inmeyince mesajımı almıştı ve son duraktan sonra yine bağ evine gittik. Bu sefer çardakta hiç oyalanmadan direkt bağ evine girdik. “Burnumda tütüyorsun!” diyerek üzerime yürüdü ve beni kanepeye yatırdı. Sadece fermuardan sikini çıkarıp, benim tangamı da kenara çekerek misyoner pozisyonda sikmeye başladı. Tüm ağırlığını üzerime verdiği için nefessiz kalıyordum. Uzunca bir süre deli gibi sikip göbeğime boşaldı.
Üzerimizde elbiselerle sikiştiğimiz için ikimiz de terlemiştik. Ona, “Yangından mal mı kaçırıyorsun? Bu kadar aceleci olma! Beni çok özlediysen bütün gece burda kalalım!” diye sitem ettim. Hemen karısını arayıp başka bir hatta çalışan gececi şöför arkadaşının hastalandığını, bu gece onun yerine çalışacağını söyledi.
Birlikte duş aldıktan sonra mutfakta yiyecek birşeyler hazırlayıp yedik. Biralarımızı içerken Ramazan amca yine beni öpüp okşamaya başlamıştı. Bu sefer yatak odasına geçtik. Sikini bir güzel yalayıp kaldırdım ve önüne domaldım. Hemen arkama yanaşıp, “Bu göt daha önce yarak yedi ne de olsa, bir de ben tadına bakayım!” diyerek sikini götüme dayadı. Yavaş yavaş götüme sokan Ramazan amca zevkten deliriyordu. Benim de götüm alıştığı için müthiş zevk alıyordum. “Sen ne müthiş bir şeymisin böyle!” diyerek zevkle sikiyordu götümü. Yarım saate yakın siktikten sonra götümün içine boca etti döllerini.
Tekrar duş alıp yatağa döndük. İkimiz de çırıl çıplak yatakta yatarken benle oynaşmaya devam etti. Ben bir süre sonra tekrar sikişmek istedim ve sikini yalamaya başladım. Bu sefer çok geç kaldırabilmiştim. Kaldırır kaldırmaz kucağına çıkıp amıma yerleştirdim ve kucağında zıplamaya başladım. Amım ve götüm bedenine çarptıkça altımda nefes nefese kalmıştı Ramazan amca. Ama ben tempomdan ödün vermeyip böyle devam ettim. Bir süre sonra Ramazan amca, “Geliyorum!” dedi. “İçime gel, korunuyorum!” dedim ve üstünden kalkmayıp içime boşalttırdım. Ramazan amca yorgunluktan bitap düşmüştü. Bende de ayrıca iş yorgunluğu da vardı, yanına kıvrılıp uyudum…
Sabah uyandığımda amım çoktan ıslanmıştı ki, uyandığımı görür görmez arkadan sarılı halde amıma soktu sikini. Yavaş yavaş sikiyordu, ben de bir bacağımı kaldırarak yardım ediyordum. Sabah sikişimizi de yapıp amımın içine boşaldıktan sonra kahvaltı yapıp ayrıldık ordan, beni evimin olduğu durağa bıraktı…
Artık canım sikişmek istediğinde otobüste Ramazan amcayla bakışıyoruz ve ineceğim durakta inmeyip bağ evinde bir güzel amımı götümü vermeye devam ediyorum 🙂