Vedat’la sık sık görüşüyorduk, seksi tadında yaşıyorduk. Vedat benim erkeğim olmuştu, ben de onu aklımdan çıkaramıyordum. Bir gün çarşıda karşılaştık. “Arabayla gezelim mi?” dedi. “Olur, takılalım,” dedim. Şehir içinde dolaşmaya başladık, ama ikimizin de aklı seksteydi. “Tenha bir yere çek, oralarda dolaşalım,” dedim. Onun da canına minnet, hemen tenha bir yere çekti.
Hemen fermuarını indirdim, müthiş sikini dışarı çıkardım. Bu sefer yalamak istiyordum. Öyle güzel yalıyordum ki, Vedat’ın içi geçti. Bir anda boşalmaya başladı, hemen ağzımdan çıkardım, dölleri üzerimize damladı. Yalamaya devam ettim, siki tekrar kalktı. İnanılmaz bir siki vardı, anlatamam. “Gel kucağıma,” dedi. “Ama yavaş yavaş,” dedim, çünkü o kocaman yarrak bir daha sokarsa bu götten hayır gelmezdi. Kucağına oturdum, boynuna sarıldım, kafamı omuzlarına koydum. Hafif hafif oturup kalkmaya çalıştım. Birden aşağıdan yüklendi, kafası girdi. Sanki hem yırtıldım sandım, hem içim doldu, hem de harika bir duyguydu. Kendimi bıraktım, yara yara içime girdi. Dibini hissettiğim an kendimden geçmişim. Yavaş yavaş oynatıyor, ileri geri hareket ediyordum.
“Domalsana, kalçalarını hissedeyim,” dedi. Domaldım, yarağını dibine kadar geçirdi. Gözlerimi kapattım, akışına bıraktım. Başına kadar çıkarıyor, sonra dipliyordu. Ben üç kere boşaldım. Gözlerimi açtığımda kapıda biri daha vardı. Memet gelmişti. “Durun bakalım, ne yapıyorsunuz?” dedi. Vedat, “Senin başladığın yerden devam ediyoruz,” dedi. Memet, “Alıştı mı küçük götün?” diye sordu. “Alışmaya başladı,” dedim. Vedat, “Abi, gel buyur,” dedi. Memet, “Dur, şunu bi kaldırsın, ondan sonra,” dedi.
Vedat tekrar içime yara yara girdi. Memet de ağzımı doldurdu, siki büyümeye başladı, ağzıma alamaz oldum. Vedat koca yarağını daldırıp çıkarırken sarsıntıyla boşalmaya başladı, ben de boşaldım. Vedat çıkar çıkmaz Memet girecekti. Memet’inki daha büyüktü. “Dur sen,” dedim, “Beni dağıtırsın.” “Sen otur şöyle, ben yavaşça alıştırırım,” dedim. Memet’in kucağına oturdum, boğazına sarıldım. O da alıştırdı, dibine kadar girdiğinde bayılmışım. Uyandığımda öyle bir vuruyordu ki kalçalarım hopluyordu. Bana döndü, “Sende öyle kalçalar var ki, karımda yok. Bundan sonra benim karımsın, seni Vedat’a da vermem,” dedi. Bu arada dibim yanıyor, hafif kan geliyordu. “Fark etmez, aranızda anlaşın, benim için iki yarağı da yemek daha güzel,” dedim. Yarak içimde büyüdü, büyüdü ve sonunda öyle bir patladı ki, içime 60 ml döl dolmuştur herhalde. Çıktığında yürüyecek halde değildim.
Beni eve bıraktılar. Memet, “Seni yarın gene sikicem,” dedi. “Olmaz, 10 gün sonra anca,” dedim ve buluşmaya karar verdik.